Hilal AGIN Hanım bize kısaca kendinizden bahseder misiniz? Hilal AGIN: tabii ki ben Kars doğumluyum 32 yaşındayım. Geniş bir aileye sahibim. Sanata olan sevgimi anlatamam. Hep derdim; hayallerim bir gün gerçek olacak. Bu da efsane yönetmenle gerçek oldu; çok mutluyum. İyi ki Efsane Yönetmen Mehmet Ali Gündoğdu’yu tanımışım ve hocama...
An ,sererken perde perde hatıraları Tininde sunni bir sancı Tellendirip tütünü Bağrımın çırasından iki türkü tüttürdüm Meze ederken hayalini yanık bir türküye Gökyüzü karartmış yüzünü *** Beni hep bu gafil geceler kandırıyor Kaçırmak üzere aklımı yıldızlar çeliyor Eyvah Yine bir yıldız kuyruk salladı, göz kırptı sonra Bu kez buna aldanmam...
#OKUDUMBİTTİ #FATİHALTINÖZ #KUTSALAİLE Kitap kahramanı, sekiz yaşında bir erkek çocuğun babası, hazine avukatı eşi, yaşadığı kiralık evi, gözü gibi baktığı ikinci el arabası, zampara babası, paragöz anası, hem zampara, üçkağıtçı, hem de paragöz kardeşi, pek haz almadığı hanım tarafı ile gelgitler misali yaşam süren, bir banka memuru olan İsmail. Öylesine...
Anlaşılması güç cümleler kurmak, İbn-i Sina’nın en sevdiği iş! Sebebi; avam zihniyetlilerle, havas zihniyetlileri belirlemek! Ben demiyorum, kendi diyor! Avam zihniyetlilerin hiç sevmediği insanlar, havas zihniyetli insanlardır. Avam zihniyetliler düşünmezler, okumazlar, zoru sevmezler, tecrübeye, bilgiye ve bilene muhaliftirler. Aşağıdaki paragraf da, böyle bir paragraf. Neyse ki sonra gelen kaside, paragrafı...
Ali Rıza Navruz ^^ “Bir dokun bin âh işit kâse-i fağfurdan” diye herhalde bu hâle denir diye düşünüyorum kendi kendime. Şâir yılgın, bitkin, mahzun, yorgun, kırgın… Ve bütün hayalleri girdaplı sulara düşmüş! Şaşırmıyorum elbet bu durumuna şairin. Hatta onu anlıyorum. Çünkü hâlâ “Mânî oluyor hâlimi takrîre hicâbım” şarkısını gecelerin koynunda...