İstanbul
Az Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Cumartesi Az Bulutlu
16°C
Pazar Az Bulutlu
17°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C
Salı Az Bulutlu
17°C
enflasyonemeklilikötvdövizakpchpmhp
DOLAR
32,5548 EURO
34,9380 ALTIN
2.443,23 BIST
9.716,77 Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Yazar Harun TINAS Kitapları
Kitaplarıma desteklerinizi bekliyorum.
***
Türü şiir olan “Sessiz Çığlığım” adlı ilk kitabımı, bir DMD KAS HASTASI olarak hayatta verdiğim var olma mücadelemi anlattığım; türü roman olan “Ben De Varım” adlı ikinci kitabımı ve türü yine şiir olan “Koyu Zaman Seferisi” adlı üçüncü kitabımı; Hayatın zorluk engellerini aşarak, yatar pozisyonda sağ elimin çok hafif hareket eden baş, işaret ve orta parmaklarıyla, Mouse ile optik klavyeden yardım alarak yazdım.
***
Sessiz çığlığını dile getiremiyorsan;
Yaz o zaman!
***
Unutmayın!
Her zorlukta yeni bir umuda kapılar açılır…
***
Şunu asla unutmayın;
Koyu bir zamana demir attığında,
Hayat yeni kapılar açacaktır mutlak manada!
Yorumlar
Benzer Konular
” BÜYÜK HALK OZANIMIZ, BOZKIRIN TEZENESİ NEŞET ERTAŞ’I VEFATININ ONUNCU YILI VESİLESİYLE RAHMET VE MİNNETLE ANIYORUZ. RUHU ŞAD OLSUN.” Bozlağımın nağmesi; baktı aşkın falına, Bozkır Tezenesi’nden; şarkı, türkü çalına, Bir yol vardır, görülmez; konar gönlün dalına, ‘Neşet yoruldu’ deme; banar aşkın balına. Ağlanacak zamandır; bağlamam ağlayıver, Can özünden sel akar;...
MEMLEKETİM ! CANIM TÜRKİYEM !!! Şiir Yorumu, Şiir…
Bu dünyaya kendimizi bulmaya geldik. Okuduklarımız, yazdıklarımız, izlediklerimiz, taklit ettiklerimiz ve hatta kendimizi sakındıklarımız… Hepsi bizi biz yapan yapbozun parçalarıdır. Yaşamımızın her satırı, bu yapbozu bitirmeye yaklaştırabilir bizi. Ancak bu satırlar, yanlış yerleştirilmiş parçalar için birer uyarı da olabilirler. Birkaç hikâyemi topladığım bu kitabımda sizlere bundan büyük bir hakikat vadetmiyorum....
Karanlıkta eğreltiler kara giyimli gölgeler gibidir gösterirler bana kanlı dişlerini karanlığı sevmiyorum. *** Güneş kırılırken mavi dağlara bakır yalımlar çizer göğün ağaran tanına bu kızıl alev el değmemiş güller gibidir titreşir şafakta. *** Yanık saçları, hüzünlü gözleriyle gözlerimi gözbebeklerinde unuttuğum sevgili nerede?.. açın açın pencereleri karanlığı sevmiyorum. *** Uyum içindedir...
Madem veda demekti son sarılışın boynuma Özlemle kucaklayan şu kollarım kahrolsun Adının bir harfi, can verirken ruhuma Başını yasladığın şu dizlerim kahrolsun Ümit dolu sözlerde neydi senin niyetin Kesilmişti demek ki çoktan benim biletim Aşk acısı çekmekse, vereceğim diyetim Yollarını gözleyen o gözlerim kahrolsun Bırakırken arkanda seni saran kolları Kapatırım...
Aşk mizansen değildir. Kurgulayamaz, senarize edemezsiniz. Ne siz ne de karşınızdaki insan bunu tiyatral bir gösteri gibi sergileyemezsiniz. Doğaldır aşk. Bu yüzden de doğaçlama yaşanır ve yaşanmalıdır. Sevdiğiniz insanın size karşı romantik olmasını beklemeniz kadar doğal bir durum yoktur. Sadece beklemek değil de romantik olmasını istemeniz ondan bu romantik etkileşimi...