DOLAR
32,5840
EURO
34,7992
ALTIN
2.514,18
BIST
9.693,46
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Yağmurlu
Cumartesi Parçalı Bulutlu
20°C
Pazar Az Bulutlu
21°C
Pazartesi Az Bulutlu
23°C
Salı Az Bulutlu
22°C

K A Y A L I

K A Y A L I

“…Şahide Hanım hayallere dalıp gitmişti. Sanki zifiri karanlıkta, eşeksırtında köye doğru giden o değildi. Güzel bir bahar günü, pırıl pırıl güneşin altında, kucağında çocuğu kocasıyla beraber kaya yakasındaki evlerine dönüyordu. Önlerinde uzun ve mutlu bir gelecek vardı. En azından bunun için umut vardı. Yüzünü okşar gibi dokunup geçen tesbih ağacının yaprakları onu hayallerinden uyandırdı. Bu uyuz eşek de hep patikanın en kenarından yürüyordu. Görmediği ama var olabileceğini düşündüğü ağaç dallarından sakınarak, karanlıkta metruk bir binaya girmiş insan gibi eğilerek yoluna devam ediyordu. İnsanın karanlıkta ilerlemek zorunda kalması, muhtemel tehlikelerden sakınmak için sürekli kendini kasması ne kötü bir şeydi. Tehlike belki oldukça uzakta hatta belki hiç yoktu. Hâlbuki eğer ortam aydınlıksa, insan rahat ve başı dik yürüyebiliyordu…”

(Kayalı / Necati Küçük / Edebiyatist Yayınevi)

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.