Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
15°C
İstanbul
15°C
Parçalı Bulutlu
Pazar Yağmurlu
18°C
Pazartesi Az Bulutlu
18°C
Salı Yağmurlu
14°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C

GÜL KOKULU KISTIRMALAR

GÜL KOKULU KISTIRMALAR
21 Ocak 2023 14:02
330
A+
A-

Yeni yetme delikanlı olduğumuz yıllarda yaz aylarını ailem ile birlikte geçirirdim. Evimiz köyün uzağındaydı. Ama bazen köyün yakınındaki tarlalara tırpan ile ekin biçmeye, bazen patoz ile harman dövmeye, bazen de tütün kırmaya giderdik. Köy demek bakkal dükkânı demekti. Madem köyün yakınına gelmiştik kendimize bir güzellik yapabilirdik. Köy bakkalında bulabileceğimiz en güzel, en tatlı şey ise elbette lokum olurdu. Öğle arası mola verdiğimizde hemen birini bakkala lokum ve püsküt (Bisküvi) almaya gönderirdik.

İki bisküvi arasına bir lokum koyup hafifçe yassılaştırarak hazırlanan yiyeceğe bizim oralarda “Kıstırma” denirdi. Pek gönüllü olmasa da zavallı lokum iki bisküvi arasında kıstırılmış olurdu. Şüphesiz o yaşlarda şekerden, diyabetten bihaber bol bol kıstırma yerdik. Karbonhidrat, yapacağımız ağır işler için bize enerji sağlardı.

Bugün yeni caminin avlusuna yan yana iki masa koymuşlardı. Masalardan birisinin üzerinde eflatun renkli küçük çikolatalar ve kapalı pet bardak sular, ikinci masanın üzerine bir kasa lokum ve bol miktarda bisküvi konulmuştu. Malum birkaç gün sonra mübarek üç aylar başlıyordu. Hayırsever bir Alanyalı, cuma namazından çıkanlara bir güzellik yapmak istemişti.

Masanın üzerinden iki adet sütlü pötibör bisküvi alarak arasına bir tane de üçgen kesilmiş lokum kıstırıp yemeye başladım. Gül kokulu pembe renkli lokum da çok tazeydi doğrusu. Kırk beş, elli yıl öncesinin tadını damağımda hissedince dayanamayıp bir kıstırma daha yaptım. Masanın başındaki delikanlılardan birisi bir bardak su ikram etti. Bu arada herkes dağılmış cami avlusunda kimse kalmamıştı. Tam ben de eve doğru yollanmaya çalışırken masanın başındaki ikinci delikanlı küçük bir karton kutu uzattı. İçerisine bol miktarda bisküvi ve gül kokulu lokumlardan koymuştu.

— Amca bunlar arttı. Eve götür çocuklar falan da yesinler, dedi.

— Valla kardeş, evde çocuk mocuk yok. Ama olsun ben yerim onları, dedim. Gülüştük.

Nasıl bir iştahla yediysem artık, kıstırmalardan aldığım lezzet gençlere de yansımıştı. Hayırsever Alanyalıya gıyabında teşekkür ve dua ederek, paketi kaptığım gibi evin yolunu tuttum.

Ağzınızın tadı hiç bozulmasın. Sevgilerimle…

Necati KüçüK

( Az Efe )

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.