Mısralar Çatlaklardan Sızıyor Biz Kelâmı Bayrak Gibi Taşıyoruz
Bu çağın aynasında yüzümüz silik değil
Ecdada dönük
kelâmı susturdular, vicdanı küle gömdüler
Ama biz hâlâ harfleri kıvılcım diye saklıyoruz
ve bu yangın, unutulmuş isimleri hatırlatacak
Karanlıkla pazarlık etmeyenler
gölgeye hapsedilmeyenler
haysiyeti indirim kodu yapmayanlar için
sözümüz kılıç, şiirimiz kıyam
Susturulmuş âlimlerin sesinden
gizlenmiş hakikatin peşinden
kayıp bir vicdanın küllerinden
bir millet yeniden doğuyor.
Zamanın aynasında unuttuğumuz yüzler
sis içinde kaybolan sesler var
Ama kelâm susmaz, ama mısra direnir
çünkü söz toprağa düşse bile filizlenir
Bir millet unutulan adını hatırlıyor
bir vicdan küllerinden doğruluyor.
Susturulmuş âlimlerin uğultusu
gizlenmiş hakikatin yankısı
Kelimeler, kılıçtan keskin
şiir kıyamdan gür
Biz sükûtu reddedenleriz
biz susturulamaz olanlarız
Şimdi gölgede bırakılan ne varsa
ışığın içinde yeniden doğacak
Kelâmı kıvılcıma dönüştürelim harfler yangını başlatsın
Hisleri derinleştirelim
İşte bu şiir işte bu çığlık
suskunluğun üzerine yıldırım gibi düşecek
Ey unutulan isimler
ey gölgede bırakılan hakikat
Biz sözle kıyama duranlarız
çünkü kelâm susturulamaz
Her harf bir meydan okuma
her mısra dirilişe çağrı
Vicdanın külleri arasından
bir millet kendini hatırlıyor
Gözleri mühürlenenler
zihinleri prangalanlar
bilin ki söz zincirlerden keskindir
şiir, kıyamdan gürdür
Mehmet Aluç