HASAN REYHANOĞLU
136 SAYFA
Kendim seçtim unutmayı, hala hatırladıklarımı da şimdi son kez anlatıp, tüm anlattıklarımı ebediyen unutacağım…
12 hikayeden oluşan, kah masalsı kah şiirsel bir anlatımla ölümün, hayatın, pek çok duygunun iç içe geçtiği bir kitap “Aşk Ölmez”. Bir ağacın gözüyle baktık dünyaya ilk öykümüz de, Vivaldi esintilerini İstiklal’de dinleten gezgin bir kemancı ile kesişti yolumuz başka birinde. Duyduğuna inanan, inandıkları ile kendine bir yol çizenlere de denk geldik, çizdiği yolun dışına atılanlara da. Anka kuşuna da çıktı yolumuz, isimsiz bir Anadolu köyüne de.
Ağaç
Sır
Ben Rüya, Senin Rüyan
Meserret
İnsan
Kasvet
Defter
Mahkum
Kahin
Nazik Bey
Aşk Ölmez ve
Yağmurun Sesine Bak başlıkları ile okuduk bu masalsı öyküleri. En beğendiklerim “Ağaç” (bir fidanın gözünden doğanın katledilmesi öyle güzel işlenmiş ki), “Sır” ve kitaba adını veren “Aşk Ölmez” öyküleri oldu.
Sevgili Sevtap Eken öncülüğünde kalabalık bir grupla #Gezenkitap etkinliğinde okuduk. Eşlik eden arkadaşlarıma ve yazarımıza teşekkür ediyorum. Göz açıp kapayana kadar aktı satırlar ve severek okuduğum bir eser oldu. Yolu açık olsun dilerim.
Belki biz de bilmezken daha mutluyduk!
İnsan sevdiğini mi sever, yoksa kendi sevme halini mi; duygusuyla, coşkusuyla, özlemiyle? Yoksa umudu ya da ihtimali mi?
Aşk ölmez ki, kalp kurumadıysa.
Doğru zamanda, yanlış zamanda yaz. Yazmak istediğinde erinme, otur, al eline kalemi kağıdı, yaz. Yazarken önemse yazdığını, isteyerek severek yaz. Kendini yaz, tabiatı, otları, hayvanları, arkadaşlarını, rüyalarını, anılarını, beni, başkalarını. Haaa okunur, okunmaz. Korkma. Kendin için yaz en başta, yazarken konuş kendinle. İnsanın kendinden daha iyi bir sohbet arkadaşı yoktur.
LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!
Arzu ORTAÖREN