6.NESİL
DİLAVER KORKMAZ
176 SAYFA
Doğru kararlar tecrübelerin eseri iken tecrübe ise yanlış kararların eserinden ibaret değil miydi?
Bir süre önce çok severek okuduğum “Masumiyet Çağı” kitabının devamı olan “6.Nesil” eserinden bahsetmek istiyorum bugün sizlere. İlk maceramızda elektromanyetik dalgaların etkisi ile dünya üzerinde toplu ölümler gerçekleşmiş, geriye masum bir kesim kalmıştı. Yine bu dalgaların etkisi ile iyileşmiş olan
Otistik ve Down Sendromlu
bireyler. Ve bu insanlar hiçbir kötülüğün var olmadığı bir dünya yaratmışlardı. Hikayemiz 180 yıl süren bu Masumiyet Çağının işlenen cinayetlerin ardından sarsılması ile başlıyor.
Bir grup bilim insanı bu cinayetlerin neden işlendiğini araştırırken yolları önce Göbeklitepe’ye ardından Ankara’ya düşer. Ellerindeki son teknoloji cihazlar ile aldıkları sinyaller dünyayı karanlık ve kötülüğe boğmaya çalışan enerji formlarına ulaşmalarını sağlar. Elbette bunu önlem için zorlu bir mücadele verecektir kahramanlarımız.
Bilimkurgu ve mitolojinin harmanlandığı, oldukça keyifli ve akıcı bir okuma oldu benim için. Dilaver beye bir kez daha teşekkür ediyorum bizleri böyle güzel maceralarla tanıştırdığı için. Kaleminiz daim, okurunuz bol olsun dilerim.
İnsanlar elde ettikleri şeylere sonsuza kadar sahip olup bu dünyada gün göreceklerine inansalardı eğer bu dünyanın adına Gün’ya derlerdi. Oysa her şeyin gelip geçici olduğunu, bütün her şeyin dün de kaldığını bildikleri için Dün’ya adını vermişler.
Bildikerinizi anlatırken kimseye akıl vermeye kalkmayın. Bir insanın çok konuşması çok şey bildiğini göstermez, sessiz kalması da bir şey bilmediği anlamına gelmez sakın unutmayın. Her zaman düşündüğün kadar konuş ve konuştuğun kadar düşün, insan bazen bunu beceremiyor işte.
Hayal kurmaktan vazgeçmeyin, hayal kurmak yaşamanın işaretidir.
Herkesi kendinle eşit gör kim olursa olsun, bir insanı küçümsemek akıllı insana göre değildir.
Bir oyun havasına duygulanmak ancak Angara’lılara mahsustur.
Dünyada ak var elbette kara da var. İyi ve kötü var malum. Ancak insanoğlu ak mı kara mı? Şunu söyleyeyim ki insanoğlu ne ak ne karadır. İnsanoğlu bozdur, gridir. Bilgisi, yaşadıkları çevresi, tecrübesine göre onun griliği ya ak olmaya doğru yaklaşır ya da karaya doğru.
LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!
Arzu ORTAÖREN