Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
9°C

YUFKA AŞI

YUFKA AŞI
18 Nisan 2023 22:14
347
A+
A-

Bizim çocukluğumuzda öyle “Ramazan geliyor ya da bayram geliyor çarşıdan baklavalık böreklik un alınacak” gibi şeyler olmazdı. Tarlamıza havran (Havrani) buğdayı eker, çay kenarındaki koca değirmende öğütür, un ile yapılan bütün yiyeceklerde kepekli havran buğdayı unu kullanırdık.

Annem meldini yere serer, su değirmeninde öğütülmüş buğday ununu onun üzerinde elerdi. Eleğin altına geçen un ile ekmek yapar, üstünde kalan kepek de hayvanların beslenmesinde kullanılırdı. Annemin bir de “İnce Eleği” vardı. Ama öyle böyle değil, kasnağa gerilmeyecek kadar ince ve narindi. İnce eleğin mendil büyüklüğündeki dört köşeli “elek” kısmı, çarşıdaki bir dükkândan satın alınırdı. Sonra annem eve gelince onun dörtkenarına dikiş iğnesiyle bez parçaları diker kasnağa öyle geçirirdi. Dayanıklılığını arttırmak için de elek ile kumaşın birleştiği kısımları iki taraftan hamur ile sıvardı. Mimar Sinan’ın “Kare içerisinde daire” planlı meşhur kubbelerinin tersine, daire içerisinde kare planlı annemin bu narin ince eleği, kullanılmadığı zamanlarda bir çuvalın içerisinde duvarda asılı dururdu.

Normal elek ile elenen buğday unu, ikinci bir kez de ince elek ile elenirdi. İnce eleğin altına geçen undan yapılan hamur yufka açmaya daha elverişli olur, baklava börek ondan yapılırdı. Ramazan ayı yaklaşınca annemin ince eleği de ortaya çıkardı. İnce elek ile elediği unlardan Ramazan ayı boyunca yetecek kadar yufka açar, onları odun ateşinde kuru yufka standartlarında pişirdikten sonra büyükçe bir sofra bezinin içerisinde muhafaza ederdi.

Çünkü ramazan ayı boyunca sahur öğünlerinin en önde gelen yemeği Yufka Aşıydı. Yufka aşı, bir tepsinin içerisine kırıklanmış yufkaların üzerine bol soğanlı et suyu dökülerek hazırlanırdı. Yufkaların et suyunu çekip yumuşayıp kabarması için üzeri kapatılarak bir süre bekletilirdi. Soğanlar ve varsa et parçaları yufkaların üzerine serpiştirilmiş gibi görünürdü.

Sair zamanlarda önceden hazırlanmış kuru yufka olmadığından fazla yapılmayan yufka aşı, biz çocukların da en sevdiğimiz yemeklerden birisiydi. Henüz oruç tutmadığımız zamanlarda, akşamdan annemizi tembihler yufka aşı yemek için gece sahura kalkar akabinde de tekne orucu tutardık. (Nisan 2021)

Sevdiklerinizle birlikte sağlıkla, huzurla ve mutlulukla iyi bayramlar dilerim. Sevgilerimle…

Necati KüçüK

( Az Efe )

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.