Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
17°C
İstanbul
17°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
19°C
Cumartesi Az Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

UMUT YÜREĞİMİZDE

UMUT YÜREĞİMİZDE
26 Ağustos 2024 15:42
21
A+
A-

Kimler kimlerin kardeşi,

Kimler,kimlerin yoldaşı,

kimler kimlerin kurdu,

kimler kimlerin kölesi,

kimler kimlerin köpeği? Durumunda

Kardeş; anne, baba bir veya anne bir baba ayrı, ya da baba bir, anne ayrı kan bağı olan birinci derecede yakın akraba olanlardır, kardeş.

Yoldaş; insan ömrü vefa ettikçe, önceliği belirsiz hayat yolunda (kan bağı olsun ya da olmasın) kederde ve kıvaçta daima yanı başınızda durabilendir. Kederinize ve kıvaçınıza ortak, doğabilecek zorluklara birlikte göğüs geren dostun adıdır yoldaş. Yeri geldiğinde kardeşine, annene ya da babana açamadığın sırların kilitidir yoldaş. Yoldaş, arkadan kirli iş tutmayan ve kötülük beklenilmeyen gözün arkanda kalmadan güvenebileceğin yegane kişidir.

Alevi, Türkler arasındaki karşılığı “müshaip kardeşliği” dir.

Tek farkı, alevilikte “musahiplik” dünya ve ahiret kardeşliği anlamına gelmektedir.

Kurt; “ağacın kurtu özünden olur”

İhaneti simgeleyen son derece önemli bir deyimdir. Açılımı ise; uzakta arama canını yakanı, en yakın bildiğin dir senin incinmene sebep olan. Açığını bilendir, tepki gösterecek olsan dahi, tedbirini önceden alandır.

Hep böyle gelmiştir ihanet belası.

Bazen en yakın bildiğin, bazen en güven duyduğun dur ihanetine maruz kaldığın. Eleği yok ki eleyesin lanet olası ihanet belasının. Tarihin her safhasında ihanetler yaşanmış, elan yaşanmaya da devam edilmektedir.

Köle; adına pazarlar kurulan; kadın, erkek, çocuk ayırımı yapılmaksızın hayvanlar gibi bedeli mukabilinde alınıp, satılan, takas edilen, kiraya verilebilen insanlara takılmış bir sıfattır kölelik.

Tarihte ilk köle sözcüğünün M.Ö 1700 yıllarda Hamurabi kanunlarında geçtiğini görmekteyiz.

Bknz. Hamurabi kanunları.

Arap toplumlarında özellikle de Asya ve Afrika kıta halklarında köleliğin olağan bir yaşam biçimi olduğunu tarihi kaynaklardan öğreniyoruz.

Anadolu da analarımız severler çocuklarını – senin kulun, kölen, kurbanın olurum yavrum – diye.

Bu tarz mecaz bir söylem, sevginin derinliğini ifade eder. Samimiyet testidir. Kast edilen ise, özü itibarı ile ne kulluğu, ne de köleliği ifade etmektedir.

Makam ve mevki kapma uğruna birilerine kul, köle olan yok mudur?

Para kokusunu alıp yaltaklananlar el, etek öpenler yokmudur?

Kazara yakalamış olduğu makam, mevki, şöhret, ya da para uğruna en yakınlarını dahi gözünü kırpmadan tepeleyecek tipler yok mudur?

Hem de nasıl yok, kıyamet gibi diyeceksiniz.

İşte bu tiplerdir asıl köle olanlar da, köle olması gerekenlerde.

Köpek= it; “insanın en sadık dostu” diyoruz ya hani köpek için.

Sonra dönüyoruz diyoruz ki,

(it daima it liğini yapar).

Demem odur ki, söylemin biçimi konuma göre değişken ve konjoktürel bir durum.

Köpek, Oğuz Türkmenlerince uğurlu sayılan ve değer verilen evcil bir hayvandır. Öyle ki, Selçuklu sultanlığı vezirlerinden Sadettin’i “Köpek” ismi ile onurlandırmıştır.

Ortadoğu coğrafyasında ise, gerek arap halklarının ve gerkse islam inancının köpeğe bakış açıları pek de olumlu değildir. Mekruh ve necis olarak değerlendirilir.

Evde beslenmesi caiz değildir denir.

Sadede gelecek olursak dostlarım. İnsanın oğlunun küçücük çıkarlar uğruna alçalmasına ve onurunu kaybedip yaltaklanmasına

“köpeklik yapma, adam ol biraz” diye tavır koyan nicelerimiz olmuştur gündelik hayatımızda.

Hakkı olmadığı halde bilemediği bir sebepten ötürü önüne altın tepside fırsatlar sunulan ve ellerinin tersi ile o fırsatları tepen onuru ile yaşamış nicelerine saygılarımı sunarak son veriyorum yazıma.

İyi ki, sizler varsınız.

Sizlerin şahsında ülkemin geleceği için umut hala var demektir.

Umut yüreğimizde, gelecek ise ellerimizde. Ha bi gayret dostlarım

Ha bi gayret!

Necati Açıkgöz

ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.