TARİHİN MEZBELESİ

Sezona yeni transfer. ” Kim Kime Dum Duma / KENDİ PAYIMA -Deneme 147 sayfa.” İlk eserim 1993 yılında çıkmıştı. 2023 / 30. Sanat Yılım. ‘Bir eserin gün yüzüne çıkması elbette kolay değildir. Deyim yerindeyse bir kadının çocuk doğurması gibi sancılıdır. ‘ Musa DİNÇ (Değerli dostlar bu eser, 21.eserimdir. )

Güzel olmalı tesadüfler Güneş gibi aydınlatmalı yüzleri Güne merhaba der gibi Dağlarda Kınası bir kekliğin Sekişi bir ceylanın Ve kokusu bir reyhanın Güzel olmalı tesadüfler Güzelden de öte olmalı Bir anlık göz göze geliş Aynı şeyi aynı anda söylemek Bir gülüş gibi ’sonrasında Bak ne kadar ’yakınız’ der gibi Sevgilinin...

KEFENSİZ YATTI Sarmadı bizi annemizin kolları Sardı ölümün karanlığı Açtı kara toprak kollarını Doldurdu kara bağrını Bindik hep birlikte ölüm gemisine Sarılmadan son elbisemiz kefenimize Verilmedi selamız ne de talkımımız bile Toprağa verildik hep birlikte Sen umutla bekledin mi Yığınların altında tutsun diye biri elini Bağırdın mı duyurmak için sesini...

Günün karanlığında Bakıpda Görmeyen Gözlerin eşliğinde Bir şafkın ışığında Yalpalıyor bütün benliğim. Soyut kimliğinden çıkıp, Manada yol alıp, Benliğimde kendimi arıyorum. Ben gökkubbede şehidimin kanı Ayyıldızlı bayrağım… Ben toroslarda bir çakıl taşı Karadenizde sukute ermiş bir koyum, Akdenizde dünyanın nefesiyim Egede çağlıyan deli bir ırmağım Şah damarım, aslım ANA-DOLU, Nene...

Ali Rıza Navruz Âşıklar tarafından -genellikle on bir hece vezni ile-yazılan, çağdaşı veya kendilerinden daha önce yaşamış olan şairlerin mahlaslarına ve onların sahip olduğu birtakım vasıflarına yer verilen şiirlerdir şairnâmeler. Bu şiirler Şuarâ tezkireleri kadar önemli olmasa da şairlerimizin memleketi, adı, hatta fiziki ve rûhi yapısı gibi vasıflarını yansıtmaları bakımından...

Unutmak…Unutulmak diye bir şey yok. ALIŞMAK diye bir şey var. Bazı geceler sabah olmak bilmiyor Olsunda istemiyoruz zaten. Gündüzünü görmek istemediğimiz geceler de var. O geceleri unutamayız… Bir de… o geceleri yaşatanları. Canım dediklerimiz… Canımızı verdiklerimiz Bir bir gidiyor… Ve gitmekte. Giderken boşta gitmiyorlar. Canımızdan can, Kanımızdan kan götürüyorlar. Anlayacağınız...