Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
19°C
İstanbul
19°C
Az Bulutlu
Salı Az Bulutlu
20°C
Çarşamba Az Bulutlu
19°C
Perşembe Hafif Yağmurlu
18°C
Cuma Çok Bulutlu
20°C

Onun Gözleri Esse

Onun Gözleri Esse
10 Ekim 2025 11:41
15
A+
A-

O gün bakışları çok tuhaftı…

Sanki gözlerinde yıldırımlar çakıyor, gökyüzünü ateşe boğuyordu.

O gözlere uzun süre bakamıyordum — beni yakan, sessizce büyüleyen o gözlere. …

Gözlerinin rengine tutulmuştum.
Renkler arasında ona benzeyen bir ton yoktu.
Benim dünyamda onun gözlerinin eşi benzeri olmayan bir rengi vardı.
Doğa henüz o rengi ne bir çiçeğe nede bir denize vermemişti.

O rengi yalnızca sevebilen, sevdiğinin gözlerinin büyüsüne kapılan ve o büyünün derinliğinde kaybolan biri hissedebilirdi.
Gözlerinin kaynağını fırtınalı bir denize benzetiyordum — kıyıya ulaşmaya çalışan, coşkulu, dalgalı bir denize…
O denizin koynunda uyumak istiyordum.

Fırtınalı denizleri severim; öfkelerinde garip bir sakinlik vardır.
Hüzünlü anlarımda kabaran dalgalara bakmaktan doymadığım gibi, gözlerinin derinliğini seyretmekten de doymuyordum.
Dalgalar kıyıya vururken içimde bir ses diyordu: “O dalgalar benim…”

Onu ilk gördüğümde çok somurtkan olduğunu düşünmüştüm.
Ama bakışlarımız karşılaştığında bir anlığına kendime yabancı oluyordum.
O an tüm sesler susuyor gibiydi, ben ise gözlerinin içinde kayboluyordum.
O bakışlar beni büyülemişti.

Gözlerinde dalgalanan aşk denizinde yelkeni olmayan bir kayığa dönüştüm.
O denizde kendi kıyımı bulmak için yüzmeye başladım…
Ama biliyordum ki, bu kıyı benim için Everest zirvesi gibiydi — ulaşılmaz, uzak, ama yine de çekici.

O deniz beni — yelkeni olmayan kayığı — kendi koynunda acılara mahkûm etti.
Biliyordum ki, bu yalnız kayık asla kabaran dalgaların ebedi sakini olamayacak.
O denizin kayıtsızlığı ve soğukluğu bu kayığı bir ömür sevgiye hasret bırakacak.

Bütün bunları bildiğim halde, o coşkulu denizin — gözlerinin — girdabına kapıldım.
Her göz kırptığında onu kaybetme korkusu kalbimde yuva kuruyordu.
O deniz gözlü meleğe kavuşamadım, ama gözlerinin derinliğinde sonsuzluğa ulaştım.

Aşk mezarlığına bir mezar daha eklendi.
Mezar taşına yazıldı:
“Yüzerken yaşamanın değil, dibe varmanın yolunu bulmak …”

 Halide Halid

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.