Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
18°C
İstanbul
18°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Yağmurlu
18°C
Cumartesi Parçalı Bulutlu
9°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
10°C

İNSANIN YÜREĞİNDEKİ TANRISI; SEVGİ TOMURCUKLARI EKEN VİCDANIDIR:

İNSANIN YÜREĞİNDEKİ TANRISI; SEVGİ TOMURCUKLARI EKEN VİCDANIDIR:
9 Eylül 2024 13:50
23
A+
A-

Vicdan duygularından yoksun toplumların vicdani değerleri sıfırlarken, ahlakı duygularını da yitirirler şu anki konumumuz bundan ibaret olduğunu düşünüyorum.

Sokak ortalarında çocuklarının gözleri önünde annelerimiz katlediliyor duyan var mı, gören var mı, konuşan var mı? Maalesef yok. Çünkü yıllardan beri Kindar ve dindar nesiller yetiştireceğiz diye komşu komşusuna, arkadaş arkadaşına sevgi duymuyor, saygı duymuyor kin ve nefret tohumları ekilmiş sanki.

Neden sevgiyi dostluğu, kardeşliği insanlara unutturmak için çaba sarf ediyoruz, insanları birbirlerine selam veremez hale getirilmek isteniyoruz. ” Kimse unutmasın hepimizin bir bardak suya, bir dilim ekmeğe ihtiyacı var ama hepimizin” Kin ve nefret duyguları ile yetişen gelişen toplumların geleceği olmaz.

Çocuklarımızın bedenlerine uzanan ellerin kırılması gerekirken ”Ensar vakfında olduğu gibi” Aileden sorumlu bir bakan, aynı zamanda bir anne, bir kereden bir şey olmaz derken yüreği hiç sızlamadan olayı yaratan vakfı destekleyerek onun yanında duruyorsa oturup bir değil bin kere düşünmemiz lazım. Eski bir adalet bakanı meclis kürsüsünde tecavüz için çocuğun rızası vardı diyebiliyorsa, tuzun koktuğu yerde olduğumuz bir gerçektir.

Erzurum’da camide kuran kursunda yaşanan tacizlere Ülkenin yedi bakanlığın bütçesini yiyerek, lüks bir salonlarda yaptığı görkemli toplantılarda nasıl bir et yiyeceğinizi seçerken, nasıl bir menü hazırlanacağının hesaplarını yaparken, fakir fukaraya fakirlik tanrıya yakınlıktır diyerek halkı cehennem duyguları ile korkutanlar bu dünyada cenneti nasıl yaşadıklarını görüyoruz.

Bektaşi’nin biri şehirde gezinirken padişahın sarayı zannettiği görkemli bir binanın önünden geçerken, binanın kapısının önünde şatafatlı bir fayton duruyormuş, Binadan sırmalı elbiseleri olan adam çıkınca, muhafızlar selama durmuş.

Adam faytona binerken, Bektaşi meraklanmış ve muhafızlardan birinin yanına yaklaşarak sormuş: Faytona binen Padişah mıdır? Hayır, padişahın kuludur.

Bektaşi önce faytondaki adama bakmış, sonra da kendi üstünün başının perişanlığına. Sonra ellerini açarak: Hey Allah’ım bir padişahın kuluna bak, birde senin kuluna bak.

Bir ulusun büyüklüğü nüfusunun çokluğu ile değil, sevginin saygının ve erdemli kişilerin vicdani duyguları ile ölçülür.

Erdem Günalp

ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.