Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
21°C
İstanbul
21°C
Az Bulutlu
Cuma Çok Bulutlu
22°C
Cumartesi Çok Bulutlu
22°C
Pazar Çok Bulutlu
20°C
Pazartesi Az Bulutlu
16°C

HAMZA EL HATİB – HAMZA GÜNÜ

HAMZA EL HATİB – HAMZA GÜNÜ

Daha ön üç yaşındaydı
Dera’da yaşayan Hamza
ve çok cömertti.
muhtaçken kendisi,
benim bir döşeğim
bir tas da çorbam var
ama bu çocuğun hiçbir şeyi yok
diyebilecek kadar
annesine

Daha on üç yaşındaydı
gözaltına alınıp
her türlü işkence altında
şehit edildiğinde Hamza,
Suriye hapishanesinde,
yurdunun toprağına düşen
en değerli tohum olarak,
sadece Dera’daki kuşatmayı
protesto ettiği için

Hamza’nın naaşı
teslim edildiği gün ailesine
şimşekler çaktı gökyüzünde,
belirsizlik ve korku denizinde yüzen
halkını aydınlatan.
o günden sonra
hiçbir şey eskisi gibi olmadı,
içlerde kaynayan şiddetli öfke
bir volkan gibi patladı.
yine de diktatörün
göz kapaklarını kaldırmaya yetmedi
en kuvvetli vinçler bile

Mübarek bedeninde
üç kurşun deliği açılmıştı Hamza’nın.
elektrik verilmiş,
kalın kablolarla dövülmüştü
sadist baas fareleri tarafından.
etleri çürük içinde,
derisi sigara yanıklarıyla kaplıydı.
çenesi ve diz kapakları ezilmiş,
boynu kırılmış,
kemikleri vücudunun dışına çıkmıştı.
bunlarla da yetinilmemiş
zekeri kopartılmıştı
insanlık müsveddelerince

Özgürlük fitilini ateşledi
Hamza’nın kefenindeki nur örtüsü.
onun adı ve ruhu vardı
mermi fırtınalarına baş kaldıran
tüm sokak gösterilerinde.
cuma günleri “öfke günü”
cumartesi günleri “Hamza günü” olmuştu.

Ey masum Hamza!
gülüşünü alanlar
yaşamını çalanlar
mezar taşını dahi kıranlar
tarumar oldular hep birlikte.
Dera ve Suriye özgür bugün,
her yer misk ü amber kokun ile kaplı
Firdevs cennetinden gelen

babası neyse oğlu da oydu.
sıra doktor sana geldi.
esed denen iki yularlı kuduz köpeği
avladı sonunda
devrimin sembolü Hamza’nın
aslan pençeleri.

Aç hayaletler ve devler
kaybetti bu savaşı.
milyonlarca kişi sürgünden dönmekte
zorlukların gökkuşağını yırtarak bugün

Elbette Hamza(lar) ölmedi
ve Suriye bölünmedi

Dr.Osman Akçay

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.