DELİBO
MURAT UYURKULAK
SAYFA SAYISI:200
Aydın’da doğan aslen İzmir’li olan yazar İstanbul’da yaşamaktadır. 1972 doğumlu olan yazarın Tol, Har ve Merhume adlı romanlarının yanı sıra Bazuka adlı bir hikaye kitabı vardır. Roman ve hikayeleri on dilde çevrilmiştir. Gazetecilik, çevirmenlik, yayıncılık gibi işlerde çalışmıştır.
Delibo yazarla tanışma kitabım diyebilirim. Bu kitap için akıcı bir dile sahip denilebilir. Sağlam bir kalemi olmasına rağmen kurgudaki geçişlerde insanı yoran bir tarzda olduğu söylenebilir. Yazardan okuduğum ilk kitap olmasından mı bilemiyorum ama konu ne kadar iyi olsa da bazı bölümlerdeki durağanlık istemeden de olsa bitse artık dedirtti. Bir taraftan Yusuf’un çocukluk aşkı Yasemin’e olan tutkusuna rağmen sessiz kalması ve bir türlü itirafını gerçekleştirememesi, bir taraftan da bu sırada mahallenin Delibo’sunun kaybı ve onu bulma çabalarını ve bu kaybın bulunmasının, neden bu kadar önemli olduğunu merakla okuyorsunuz. Yani aslında tam bir tezatlık içinde okunan bir kitap. Zaman zaman sıkıldığınızı düşünürken bir anda kitabın içine sürükleniyorsunuz. Bazen Yusuf’un karamsarlığı sizi sıkarken bir anda içinde geçen olaylar yüzünüzde tebessüm oluşturuyor. Babası ile olan diyaloglarda son derece düşündürücü. Günümüz ile geçmişi bir arada anlatırken çok hızlı geçişlerin olması arada okuyucu sıkabilir. Fakat kurgunun iyi olması ve neden Delibo’yu bulmak istemelerini bir an önce öğrenmek isterken sabırsız davranabilirsiniz.
Kitabı sevip sevmeyeceğinize okuyup kendiniz karar verin derim. Ben okuduğum için mutluyum ama aynı yazardan üstüne hemen bir kitap daha okur muyum bilemiyorum. Fakat ilerde Tol ve Har adlı romanlarını da okuyacağım. Bir yazara tek kitapla şans vermek adetim değildir. Üstelik bu kadar sevilen ve kalemi güçlü bir yazarsa, mutlaka en az bir kitabını daha okurum.
Alıntılar
Ve yıllarca, durmadan, yapayalnız, sessizce, ne bulursam okuyacaktım, oteldeki o düğme burunlu küçük kız gibi, “susanlardan” olacaktım artık. (Sf:107)
Ebru Işık