

Sevgili Anneme,
Gecenin en sessiz vaktinde seni düşünüyorum canım annem. Bu kalem, bu gözyaşları şu an seni yazıyor odamın en karanlık noktasından. Kapının altından bir nebze ışık girse de ben sadece o odada senin kokunla kalmak istiyorum. Etraf aydınlanmasın ki kimse acı durumumu görmesin. Bu acı durumu bir sen, bir ben ve bir de Allah bilsin. Bu sana çağıramadığım ve bir nebze de olsa anne diyemediğim mektubumdur. Hep yanımda olurdun, düştüğümde bile elimden tutar kaldırırdın. Gökyüzündeki tüm yıldızlar kaysa şu an sadece tek dileğim; Yanımda olmanı istemek olurdu ama nafile… Kâğıdı sırıl sıklam eden bu gözyaşlarım ilk kez bir sevgiyi bu kadar belirtti. Demek ki; Gözyaşları sevginin belirtisiydi.
Bak anne dışarıda yağmur yağıyor ve odama mis gibi kokun geliyor. Toprak kokusu senle daha da güzelleşmiş. Şu an seni yanımda hissediyorum eminim beni teselli etmeye çalışıyorsun. Ama beni merak etme anne, ben bu mektubumla teselli oluyorum sana anne diyemediğim mektubumla, sana çağıramadığım mektubumla. Önceden bile ellerin toprak kokardı anne, şu an ise tüm bedenin cennet kokuyordur, boşa mı diyorlar “Cennet annelerin ayakları altındadır ”diye…
Hayat ışığım da sensin, umutlarım da, hayallerim de! Her şeyin sen olduğu bir yerde sensiz olmak; benim olamayacağım anlamına gelir. Gökyüzündeki en parlak yıldızım, yokluğunu asla tasavvur bile edemeyeceğim melek yüzlü annemsin. Küçükken her zaman peşimden koşmanın, beni yaptığım tün yaramazlıklara ya da aksiliklere rağmen seviyor oluşunu şimdi o kadar çok özlüyorum ki canım anneciğim, seni bu zamana kadar kırmışsam beni affetmeni istiyorum. Senin değerini bilmeyen tek oğlunu da unutmamanı istiyorum. Anne sen hep gönlümde tek sevdiğim olarak kalacaksın. Her zaman sevgini ve sevgimi gönlümde yaşatacağım ve sana duygularımı çağrılmayan mektuplarla yazacağım. Mektup yazmayı çok beceremesem de sana olan hislerimi ifade etmek için sözcükleri bulmakta daha da zorlanıyorum. Çocuğunun bu kusurunu affedeceğini biliyorum. Seninle birlikte biraz daha zaman geçirseydim anne, eminim şimdi kendimi çok daha iyi hissediyor olurdum. Seninle birlikte biraz daha zaman geçirseydim anne, şimdi çok daha mutlu birisi olurdum. Benim için geçmiş hep senin fedakârlıkların ve özlemin ile şekillenen, adeta sisli bir perdenin arkasından bakmaya çalışmak gibi. Oradaydım ve anımsıyorum anne, sen benim için her zaman en güzeliydin. Şu an bu sözcükleri yazarken bana sarıldığını hissediyorum. İlk doğduğumdaki anne sarılışı gibi ve ayrıca hem toprak kokusu hem de çocuğu için sevdasını taşıyan anne kokusu gibi…Tüm yüreğimle seni çok seviyorum canım annem. Nur içinde yatman dileğiyle. Şu anlık bu zamana kadar anne diyemediğim ve çağrılmayan mektubumla veda ediyorum. Anneeemmmmmm!!!
Biricik Oğlun
Ahmet Yılmaz