Yel saçlarımı dağıtmada
Hüzünlü uykusunda ağaçlar
Gölgelerinin ağırlığı sularda
Dereler çağıl çağıl
Bir ezgi çağıldar yürek pınarımdan
Kederli türküler dökülür yüreğime
Rüzgar gibi gelip geçti
Güzel başlayan masal bitti
Titreyen bir fenerim şimdi
Durgun karanlıkta
Çağıldayan, köpüren denize karşı
Gümüşten yıldızlar titreşir
Salardı karanlığa ışıklarını
Ay eğilmiş dingin, dupduru sulara
Bakır yalımlar çiziyor sulara
Som altın, kehribar başaklı
Buğdaylar üstüne
Hüzünlü, sevinçsiz buğday başakları
Acılar yük yük dilsiz ay ışığında
Dökülüyor uykulu pınarlara
Gözyaşından damlalarla
Çektiklerim geliyor usuma
Kederliyim akşam akşam
Kanatlanıp uçamıyor gönül güvercinim
Düşlerim kaygılı Kasım rüzgarında
Dağılıp gitsinler ovalara, dağlara…
Erdoğan Cihan