SANATTIR YAŞAMI GÜZELLEŞTİREN

Güz mevsimi , hasat zamanıdır. Ürünleri ve emekleri derme zamanıdır. Bereketlidir güz ayları. Yapraklar sararsa da umutlar yeşerir. Çünkü Cumhuriyet vardır Ekim’de.

Eylül’ün son günü. Herodot Kültür Merkezi. Yıllar önce atılmış dostluk ve kardeşlik tohumu meyvelerini vermeye başladı. Kardeş korolar,Bodrum Aspad Türk Müziği Topluluğu ile Bursa Altınkoza Musiki Derneği koroları ortaklaşa bir konser düzenledi o akşam. “Uşşak şarkılar ve Bursa’lı besteciler Konseri ” adı verilmişti bu müzik şölenine. Koro şefleri Mustafa KÖKER ile Remzi Çelikyay , baş mimarıydılar bu şölenin.

Tarih ve mitolojiden esintilerin yer aldığı bu salona girişimizde sıcak, içten ve dostça karşılandık. Dostluğun, barışın , kardeşliğin ve içtenliğin ürünüydü bu karşılama. Demek ki hasat zamanı gelmişiz buraya. Aspad Türk Müziği Topluluğunun incelikli ve duyarlı üyeleriydi bunlar. Gülseren Köker, Zuhal Baştopçu ve Nahide Taşkın hanımefendilere yürek dolusu selam ve sevgilerimi sunarım. Bu incelikli, bu içten ve güleryüzlü karşılama için. Tüm duyguları yansıtıyordu bu davranış biçimi. Dayanışma, işbirliği, dostluk , kardeşlik, barış içinde bir arada yaşama duygusu. Ne ararsanız var içinde.

Zuhal Baştopçu’nun sunumuyla başladı dinleti. Saz sanatçıları ile koro üyelerini tanıttı ilkin. Arfından koro şefi Mustafa KÖKER”İ çağırdı koroyu yönetmek üzere. Uşşak şarkılarla başladı konser. “Ömrün şu biten neşvesi tam olsun erenler.” di ilk şarkı. Ömrün son demlerinde bile yaşama sevinci aşılıyor insanlara. Ardından sözleri ve ezgileriyle izleyenleri büyüleyen bir şarkı yer aldı.” Güller arasında seni bensiz gören olmuş .”

Şiir ve müzik. Sanatların buluşması. Müzik güzelliktir. Müzik ruhun gıdasıdır. Müzik terapidir. Nice hastaları iyileştirir. Şiir ise sanatların en eskisidir. Güzel ve etkili sözcüklerin bir araya gelmesidir. insanları etkilemede en güçlü araçtır. Hele bir de güzel bir yorumcudan dinlenildiğinde tadına doyum olmaz şiirin. Zuhal Baştopçu , Çiçeklerin günahı ne? adlı şiiri yorumlarken çok farklı duygular kapladı içimi.

Çiçek , güzelliktir. Çiçek, mutluluktur. Yaşamın renkleridir onlar. Elbette günahsızdır. Elbette suçsuzdur. Dilleri vardır. Konuşurlar. Sizler de konuşun çiçeklerle . Bakın sizlere neler neler söyleyecekler. Hiç konuştunuz mu yasemenlerle? Dinleyin o zaman ” Yasemenler dile geldi. ” adlı şarkıyı.

Yasemenler dile gelince solistler de coştu bir bakıma. Kimi ” Benzemez kimse sana” derken sevgiliyi kimselere benzetemez. Kimileri hayallere dalar ; ” Gün ağarınca boynum bükük dalarım uzaklara ” diyerek içlenir. İç çeker sevgilinin yokluğuna.

Şef Mustafa Köker, Türk Sanat Müziğine katkılarından söz etti bir ara. Sazlar arasına Bas gitarı kazandırdığını, yeni düzenlemeler yaptığını anlattı. Piyano ile yaptığı yeni düzenlemelerinden örnekler sundu.

Öğretmenler, öğrencilerinin başarılarıyla gurur duyarlar. Bizim için de gurur akşamı oldu dün gece. Kıvandık, gururlandık , mutlu olduk. Bursa Anadolu Lisesi mezunlarından, öğrencimiz Sevin Kabu, bir tango şarkıyla renk kattı geceye. Özgün yorumuyla beğeni topladı. O söylerken biz mutlu olduk.

Koronun birbirine bağlı olarak seslendirdiği şarkılarla konserin birinci bölümü sona erdi.

***************************

Onbeş dakikalık aranın ardından Bursa Altın Koza musiki Derneği korosu sahnede yerini aldı. Koro şefi Remzi Çelikyay , Bursa doğumlu ve Bursa ‘da yatan sanat güneşimiz

Zeki Müren’den selamlar getirdiğini söyleyerek başladı konuşmasına.

Konserin ikinci bölümü Bursa’lı besteci Bimen Şen ‘in şarkısıyla başladı .

” Al sazını sen sevdiceğim ” ve ardından

“Acaba şen misin kederin var mı?” şarkısıyla sürdü konser. Solistler geçidi başladı sonra. İlk solist, Figen Unutmaz,

“Seninle düştüm dile” şarkısını seslendirdi ve büyük alkış aldı. Kadife sesli Nesibe Baştürk , yumuşak sesi ve özgün yorumuyla ” Rüzgar kırdı dalımı, ellerin günahı ne? ” şarkısını seslendirdi. Duru bir ses, büyük beğeni topladı.

Konserin adına uygun olarak Bursa’lı besteci Yıldırım Gürses’in şarkılarına geçildi. Zehra Baysal, gümbür gümbür sesiyle ” Bir garip yolcuyum, hayat yolunda ” şarkısıyla izleyenleri çoşturdu.

Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi öğrencisi, Ezgi Baltalı, Zeki Müren’in bestesi ” Benim güzel manolyam” şarkısını yorumladı. Sanatın estetik duygusu katmasının yanısıra vefa duygusunu , değerbilir olmanın erdemini anımsattı izleyenlere.

Koro, Zeki Müren’in bilinen ve sevilen bir şarkısını okudu. Koro, hem bu güzel şarkıyı seslendirdi hem de izleyenlere mesaj verdi. Sevginin, önemini , değerini vurguladı. Dostluğun önemine değindi.

“Sevgi dolu bir dünyam var”

“Dünya malı neye yarar

“Dostluklarla yaşıyorum “.

Yücel Kaya, “Bir tatlı tebessüm, bin vuslata bedeldir ” şarkısıyla mutluluğun kaynağının gülmek olduğunu vurguladı. Gecenin ses getiren ve en çok alkış olan solisti Tuna Tepecik oldu. Zeki Müren’in “Gece kirpikli kadın” adlı bestesini seslendirerek gecenin yıldızı ünvanını aldı. Seyircinin ısrarlı isteği üzerine aynı şarkıyı ikinci kez yorumladı.

” Bu yağmur, ah bu yağmur” şarkısını yorumlayan Nurgül Özer , bir yakarış , bir yalvarış içindeydi sanki. Güçlü sesiyle, yağmurun tüm kötülükleri temizlemesi için yakarıyordu .Özgün yorumu ve güçlü sesiyle assolistlere taş çıkarıyordu. Ve Altınkoza Musiki Derneği korosu, Bursa’lı yaşayan besteci Erdinç Çelikkol’un ” Gel gönlümü yerden yere vurma güzel ” şarkısıyla değerbilirlik örneği gösterdi.

Konser, iki kardeş koronun, birlikte seslendirdiği ” İzmir’in dağlarında çiçekler açar ” marşı ile sona erdi. Bodrum’da çiçekler açtı. Sanat güneşimizin ışığı tüm Bodrum’u aydınlattı.

Dünkü konser, yirmi yıldır yitirdiğimiz değerleri ve erdemleri anımsattı bizlere. Dostluğu, kardeşliği, birlikteliği, dayanışmayı unutmuştuk. Bodrum’daki tüm koro şeflerinin konsere katılması, unuttuğumuz dayanışma duygusunu anımsattı bizlere. Gençlere önem vermemiz, onlara güvenmemiz gerektiğini anımsattı Remzi Çelikyay.

Daha ilk şarkıdan itibaren izleyicilerle iletişim kurmanın, onları konserin içine çekmenin güzelliğini gösterdi bizlere. Sanatın birleştirici, bütünleştirici yönünü gösterdi bize kardeş korolar. Dostluğu gösterdiler, içtenliği gösterdiler, değerbilir olmanın erdemini gösterdiler.

Salt , müzik dinlemedik dün gece. Sanatın büyüleyici yönüne tanık olduk. Unuttuğumuz değerleri anımsadık. Bilgilendik, öğrendik, aydınlandık. Sözün kısası unutulmaz bir gece yaşadık.

Bizlere bu güzellikleri yaşatan korolara, saz sanatçılarına ve koro şeflerine sonsuz teşekkürler.

Sanattır, yaşamı güzelleştiren. Sanattır , yaşamı anlamlı kılan. Şiirle kalın, müzikle kalın, sanatla kalın.

Zeki BAŞTÜRK