Bil ki senden vazgeçemem ömrümün kalanı seni sevmekle seni beklemekle geçecek. Bu şair dünyaya yeniden gelse de sevmek için her seferinde yine bir tek seni seçecek. Ömrümce benim şuramda gönül dağımda senin sevda rüzgarların delicesine esecek. Yaşadıkça senin fotoğraflarına her bakışımda aşkın kalbimi tam isabet 12’den vursun. Bir gece ansızın...
DİZİLERDE FİLMLERDE ROL ALMAK İSTEYEN DOSTLAR ÖNCE EĞİTİM EFSANE YÖNETMEN Mehmet Ali Gündoğdu HOCAMDAN DERS ALMAK İSTERSENİZ ÖNCE ARAŞTIRIN KARARINIZİ VERİN
Eyvah! Yine manalı bir bakış, Yine gamzeli bir gülüş yanağında. Ve lütfettiğin şu hafif tebessüm… Nasıl da derinden dokunur bu yüreğe, En veremli zamanında… Şu dolu dolu bakışlar yok mu? Acaba yine neler yeşeriyor içinde? Dur! Sakın bozma! Elleme… Böyle, ne de güzel başladın söze. Ya bu nasıl da hoş...
Yürek bilmezse yazmayı Dil okur mu hiç nameyi. Yar bilmezse yanmayı Yaren bilir mi kül olmayı… Özüm ağlar gözüm kanar Cananıı özler can yanar Ne demeli bu dert halime Dil de sözüm sözünü anar Diken bıraksa artık batmayı Gül bilir mi güzel kokmayı Aşk bıraksa artık acıtmayı Ayrılık bekler mi...
İki türlü insan daima var: hür olanlar ve köle olanlar. Hür olanlar başında taçla, köle olanlar ayağında prangayla doğar. Hürriyet sadece başında taçla doğanlar için var. Ve tüm savaşlar daima tek cephede baştaki taç içindir. Daha doğrusu savaşlar bir avuç bahtiyarın, milyonlarca bedbahtın köleliği içindir. Köleler de hürriyet için tepinirler...