Gözyaşları hiç Güneşin bulutlara taktığı şiirdir gözyaşları Gökten inen bir veda busesi Toprağın dokunuşu kendi bağrına Sarmaşığın ağaçlara sarılmasıdır Gözyaşları Kalblerden dökülen kan damlası Şehit analarınn yaslı duası Yetim çocukların heyulası Bülbülün son şarkısıdır Gözyaşları Yolcunun yollara dökülen hatırası Şirinin Ferhatta gönül yarası Aslının kül eden Kerem aynası Leyla’nın Mecnunun...
Neden yüzün hiç gülmüyor diyorlarRuhen huzur bulamadım, üzgünümHakkı bilmeyenler hep hak yiyorlarHaksızdan hak alamadım, üzgünüm Savaş verdim tekim gücüm yetmediKemiren ihtiras bizden gitmediDoğruyu dürüstü kimse tutmadıNedenini bilemedim, üzgünüm Becerip başardım denmez aferinSaygı gösteririm sevgi beklerimİçimdeki yara derin mi, derinYaraları saramadım, üzgünüm Gördüğüm haksızlık yarayı deştiSevgi göç eyledi nefret yerleştiAcı kazanında...
GEÇEN ÖMÜR İbrahim Ayğırcı … Kör talihimin kabullenmez bir hayat hikayesi vardır. Kabullenmez hayattan kaçamadım. Daha doğrusu kendimi koruyacak bir zırh giyemedim. Yarım asrı geçen bir ömür sakin geçmedi. Kaygı ve sıkıntı hayatımın bir parçası oldu. Ömrü yarım asrı geçen biri için hayatın manası da değişmek istemektedir. Hem beklenti, hem...
Yaralı Kadınlar Yaralı kadınları sevin diyen şairin eline,Verin iki yara kabuğu,Otursun sevsin .. Sevmeyin yaralı kadınları kardeşim…Beceremiyoruz işte ..Veyahitap etmiyoryürekçemiz yüreğine..Kadın,Yarasını seviyorken,Yeni bir yaraarmağan edipdefolup gidiyoruz ..Döke saça seviyoruz ,Yıka yıka ..Ego tatmin ede ede ..Duygularınınkırılmamışkemiklerini de kırıyoruz .. Hem sendentonlarcabencilliğini istemiyor ki …Yürek yara bere içinde ,Kendi derdine düşmüş...
Yalın da olsa yaşanılan, mutluyum sonucundan. O, güzel günün anısına kırmıştım; yüreğimin paslı zincirlerini. Hani olur ya bir gün şu köhnemiş kapıyı açıp girersin diye yüreğimin içine. Neden girecekmişim? Diye bozulma hemen. Kızsan da, cevabı yok. Emin ol…bilmiyorum. İçimden öyle geldi. Fütursuzca söyledim. Suçluysam sence eğer; kes cezamı razıyım. Gelmiyorsa...
zaman silik, tozu vanilya, saatler kırık siyah beyaz, bazen bazenler karışıyor, * çoğu zaman, tarihsiz, noktasız, virgülü kançalı, * kayıbın kayıbı, yersiz olduğumu biliyorum, yurtsuzluk da KDV’si, topluyorum belki de sadece yokluyorum, * ne hırka, ne pabuç, ne yastık, ne yorgan, * sırtlan dedim de, ne sırt, ne yük, çulsuzlar...