ALEIN KENTIGERNA’NIN KASABA ADLI KİTABI ÜZERİNE NOTLAR
Arzu Ortaören
…
Gerçek yargıç, insana asla yanlış karar verdirmeyecek olan yaralanmış vicdanıdır.
Sevgili Fatma ile heyecan içinde, harika bir kitap okuduk. Eşlik ettiğin çok teşekkür ederim canım. Çok güzel bir okuma oldu. Nicelerinde buluşmak dileğiyle, sevgiler yolluyorum kucak dolusu.
Rockfeland sessiz, sakin, kendi halinde yaşayan insanların olduğu huzurlu bir kasabadır. Ta ki bir gün kasabanın en güzel kızı Elizabeth’in cesedi bulunana kadar. Bu vahşi cinayetin sorumlusu olarak sevgilisi Jeremy, ilk akla gelen isim olur. Navajo yerlisi bu genç gözaltına alınsa da bir delil bulunamaz ve serbest bırakılır. Aradan iki yıl geçer ve bu kez Elizabeth’in kız kardeşi Lucy kayıplara karışır. Her ne kadar cesedi ortada olmasada kanlı kıyafetleri Jeremy’in evinde bulunur ve bu kez tutuklama gerçekleşir.
On altı yıllık bir mahkumiyetin ardından şartlı tahliye olan Jeremy, kasabaya geri döner. Aynı gece korkunç bir cinayet daha meydana gelir. Kızların babası Alfred evinde öldürülür. İblis lakaplı bölge savcısı Victor, bu cinayetten Jeremy’i sorumlu tutar ve peşine düşer. Tek amacı onu hapse geri göndermek hatta idama mahkum ettirmektir. Böylelikle kasabanın üzerine çöken lanette son bulacaktır.
Açılan davayı takip etmek üzere kasabaya gelen gazeteci Patrick Russ, yıllar süren bu gizemi çözmek adına büyük bir takibe başlar. Delillerin peşine düşer, insanlarla tek tek konuşur.
Aynı aileden üç kişi neden öldürüldü? Bu cinayetlerin ardındaki sır ne? Katil gerçekten tüm kasabanın dışladığı Kızılderili Jeremy’mi mi? Adalet yerini bulacak ve kasaba bu korkunç lanetten kurtulabilecek mi?
Aklımızda deli sorularla okuduk. Her seferinde “tamam, katili buldum” derken ters köşe olduk. Heyecan hiç dinmedi hikayenin sonuna kadar. Hatta bir süre sonra katili bulmaya çalışmak yerine akışına bıraktım olayları. Sadece bir polisiye-gerilim okumadım elbette. Irkçılığa (sayfa 125, 126 ve 127’de Kızılderili’lerin nasıl sistematik olarak katledildikleri ile ilgili notlar oldukça ilgi çekiciydi), hukuk sistemine yapılan eleştirilere, vicdan sorgulamalarına, aşka dair pek çok şey bulacaksınız sizde okuduğunuzda. Yazarın kalemini severek okurum. Bu kitabı da yanıltmadı beni ve ben çok sevdim. Şimdiden okuyacak olan dostlara keyifli bir yolculuk diliyorum.
Masum insanlar hapiste yatıyor, katiller serbestçe dolaşabiliyor. Birileri bir şeye sahip olabilmek için hayatını feda ederken, başka birisi hiçbir şey yapmadan her şeye sahip olabiliyor. Ve beş para etmez birileri, başkalarının tüm hayatı boyunca çabalayarak elde ettiği her şeyi bir anda yok edebiliyor.
Dünyanın terazisi bozuk.
Size iyilik yapan bir insan başkasına kötülük yapınca kötü mü olur? Ya da kötü birisi sırf size iyilik yaptı diye iyi birine mi dönüşür? Bir insanın iyi olup olmadığına kim karar veriyor?
GWENDY’NİN SİHİRLİ TÜYÜ STEPHEN KİNG & RICHARD CHIZMAR 240 SAYFA Kutuya göz kulak ol Gwendy. Hediyeler verir ama bunlar sorumluluğunun küçük ödülleridir. Ve dikkatli ol… Gwendy’nin gizemli düğme kutusu ile başlayan macerasına ara vermeden devam ettim. 12 yaşında gizemli bir yabancı tarafından olağanüstü güçlere sahip bir düğme kutusu emanet edilmişti...
Gençliğim ve bugünüm baktıkça Neler değişmemiş ki hayatımda Bir gülün hayatı gibi her yıl aça aça Sonra her yılın sonunda sola sola Devam etmişim yalanlarla dolu Hayata Hayat kah yere vurmuş kah kaldırmış başımı Kuşkuları hiç bitmemiş kafamda Yarınlar ne getirir ne götürür Hiç bilinmiyor ki bu dünyada Sanki hasbelkader...
Beyin durmuş Gözler dalmış Mantık kaybolmuş Aşk kapıyı çalmıştı derken Birden seslendi Aşkım dedi Kendimden geçtim Adeta yüreğimin telleri koptu Kendimi unuttuğum yetmedi Kimliğimi kaybettim Sonra Göz göze geldik Tek kelime etmeden Sarıldık sessizce Bir sarılmak Evet, sadece bir sarılmak İnanın kırk hasreti alnından vurdu resmen. Sonra yüzüne baktım Bir...
Sanıyorum bana küs, tepemdeki şu bulut. Diyor ki; yüreğinde değilim ben, bin umut. Ne var ise heybende, adı soyut ve somut, Durma çıkar, hızlı at hummalı derinlere; Dönmez hiç sana geri, çok derindir o dere. *** Çölün adı Mecnunsa, Leylâ hicran duygusu. Bak nedensiz kapandı, pandoranın kutusu. Çılgın bir şelâleye,...
Şair, Yazar, iyi yürekli cömert insan Kemal Sarıkartal’ı n gönderdiği aşağıdaki görseldeki kitaplarından “Anılarla Anadolu’yu Yaşadım” adlı kitabını okumaya başladım. Kendisiyle sosyal medyada paylaştığı bir Anadolu öyküsündeki anlatımına duyduğum hayranlığı, kendimi tutamayarak yazdığım bir yorumla başladı tanışıklığımlz… Dedim ya, cömert olur Anadolu insanı. Elinde ne var, ne yok birer tane...
1964 Burhaniye Balıkesir doğumlu olan Şair-Yazar Fikret Onay 1988 yılından beri Almanya Dortmund şehrinde yaşamaktadır. Gurbeti, memleketi, insanı, hasreti ve sevdayı resimlerine, şiirlerine, kitaplarına katan şairin biyografisinde sanatın her inceliğini bulabilirsiniz. Şiir Kitapları: Serçe’nin Gözyaşları Sevseydin Gitmezdin Ve O KÖYE HİÇ GİTMEMELİYDİM adlı Gizemli Korku Kitabı. GİZEMLİ Harita Çocuk konulu...