Seni sevdiğime pişmanım şimdi Recep Hacılar … Seni sevdiğime pişmanım şimdi Bir bilsen yüreğim nasıl yanıyor Kararmış aşkına düşmanım şimdi Seni seven gönlüm nasıl kanıyor Sen kopardın benim gönül bağımı Her gün yaşıyorum hicran çağını Baykuş esir aldı sevgi dağımı Bülbül şeyda gülü kötü tanıyor Alıp da başımı nere gideyim...
Bu Sevda Vatan Millet Sevdası Başlayıp bitmeyen hece bu sevdaSanmayın ki bir bilmece bu sevdaBir gün karanlıklar aydınlanacakDüşüncemde gündüz gece bu sevda Bu sevda sonsuza uzanan bir yolBu sevda uğruna çalışır her kolBizi bize düşürenler bir gün utanırKesme umudunu sen müsterih ol Bu sevda kadına değil vatanaBu sevda halkıma birde...
Bu sevda büyük yaradır, Bu yara tatlı sevdadır, Tatmayan anlamaz bunu. Acı verse de tatlıdır. * Şaşar insanlar halime, Girmiş çıkmıyor gönlüme, Nasıl anlatırım bunu, Anlatmaz üç, beş kelime. * Yaşamak gerekir ancak, Varmı beni anlayacak, Bu sevdaya düşen bilir, Yar bana açmıyor kucak. Ziyanı yok seviyorum, Kimi sevdim biliyorum,...
(TAŞ DİŞLEME GÜNÜ) Değirmenci Süleyman Dayı uyanmış, elindeki maşa ile ocağın arkasındaki yarısı yanmış kütüğü dürtüp ocağı tekrar alevlendirmeye çalışıyordu. Saçları ve sakalları yaşlılıktan, elbiseleri ise un tozlarından beyazlamış uzun boylu yaşlı bir adamdı. Yüzündeki derin çizgiler, kendisini sürekli uykusuz ve yorgun gösteren düşük göz kapakları ve seyrelmiş ön dişleriyle...
Gelirse ömrüm baharı, yine yeniden çimenler üstünde… Başıma gülden şemsiye örtersin üzülme…! Dönmese de felek bizim arzumuzca iki gün; Bir kararda kalmaz devran üzülme. Ümitsiz olma sakın ha, bilmezsin gaybın sırrını perde ardında olur gizli oyunlar… Batsa da ayağıma muğilan dikeni üzülme … Üzüntüler kulübesi gül bahçesi olur bir gün...