Doldurulmuştu kum saatimiz dünyaya ilk geldiğimiz andan itibaren ve çevirmişlerdi artık, geri sayım başlamıştı işte! Kendi kendimizi idare etmeyi öğrenene kadar beslendik, büyütüldük ya ebeveynlerimiz, ya da sorumlu birileri tarafından. O zamana kadar her şey daha kolaydı belki de. Asıl iş, akıl başa gelince başlıyordu. Sorumluluklar, zorunluluklar, hayat yükü denen...
Sokak kalabalıktı O caddenin ortasında Ay’a bakıyordu ay da o’na Gece de kaçamak buluşmalar Dertli mi çok dertli Kalbinde derin çizikler Belli içnde kanayan yara Meçhul hikaye okuyorum Ne siz sorun ne ben söyleyeyim Ay’ ın kırmızısı sol yanağında İçime dokunan tek damla Tozlu kaldırım taşına akan Doyamıyorum ne ay...
#OkudumBitti #KitapYorumum #BetülFırat #HeybemdenDökülenÖyküler 155 sy Sevgili yazarımız TC Betül Fırat ‘ın masal tadında olan kalemini ve kendisine hayran kalmamı sağlayan MAVİNİN FECRİ kitabı ile tanımıştım.. Şimdi ise yolcuğuma ”HEYBEMDEN DÖKÜLEN ÖYKÜLER” kitabı ile devam ettirdim… —————————————————– Kitabımız da: Karakterler de dahil, farklı zamanlarda farklı yer ve mekanlarda birbirinden bağımsız...
Bir başka oluyor Seyr-ü seferde seni özlemek Kokunu uzaktan koklamak Seni rüyamda gördüm Hayal edip seninle yaşamak Sen bir başka şehirsin Hey dünya başkenti Aziz İstanbul Senin güneşin gibi batmıyor Nedense buranın güneşi Hasretin hiç yakmıyor Be güzel İstanbul Hele akşam sefası hiç yok Buralar da be İstanbul Senin akşam...
Toplumda yaşam değişti. Yaşam şeklimiz değişirken, toplumla adeta mecburi bir hayatı yaşamaktayız. Yaşarken, zorlanan vasıflarla birlikte değişmeye de devam etmekteyiz. Zorlanan vasıflarla aramızda dostluk kalmadı. Edep ve nezaket zaten aramızdan çoktan göç etmiş durumdadır. Arkadaş ve dostlarımızdan kimi ziyaret ediyorsak ya para konuşulmakta, ya da dostumuz cep telefonuyla bizimle muhatap...