Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
28°C
İstanbul
28°C
Parçalı Bulutlu
Cuma Parçalı Bulutlu
30°C
Cumartesi Az Bulutlu
30°C
Pazar Açık
32°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
30°C

EKMEĞİN ÜZERİNDEKİ ÇİZGİLERİN ANLAMI NEDİR?

28 Ağustos 2025 14:14
6
A+
A-

            Ekmeğin keşfi bana göre insanın en büyük keşiflerin başında gelir.

            Tüm insanlığı değiştiren; ateşin, buharın, elektriğin buluşu da çok büyük olaylar.

            Olayları sınıflara ayırmadan, ayrıştırmadan, bir not vermeden saygıyla, hürmetle ve minnetle kabul etmek gerekir. Çünkü not vermek başlı başına bir rütbeye, bir dereceye sokmaktır ki, buluşlar tüm bu sınıfların üstündedir. Buluşları yapan insandır; insan, tüm değerlerin toplandığı ve kutsandığı tek canlıdır.

            İlk ekmeğin buluşu…

            Bizde ekmek kutsaldır.

            Yere atılmaz, basılmaz.

            Düşen ekmek öpülür, baş üstüne konur, yerine öyle konur.

            Tarihin akışına baktığımızda Türk Milletinin modern, temiz ve insan hakları konusunda diğer milletlerden çok ileri düzeyde olduklarını görürüz.

            Kadınçocuk ve doğa konusunda yine Dünya’nın akışında en büyük hizmetleri Türkler yapmıştır, desek abartı sayılmaz.

            Bu hafta en temel besin olan ekmeği yazmak istedim.

*

            EkmekM.Ö. 4000’li yıllarda Babilliler özel fırınlarda ekmek pişirdiklerine dair bulgulara rastlanmıştır. İlk mayalı ekmek ise, M.Ö. 2600’lü yıllarda Mısırlılar tarafından yapıldığı bilinir. Eski Mısırlılar, buğday unu ve su karışımından yapılan ekmeğe maya katıldığında ekmeğin daha yumuşak ve kabarık olduğunu fark etmişlerdir. Bu ekmek o kadar değer görür ki, bir süre sonra mayalı ekmek sarayın ve soyluluğun simgesi haline gelir, alışverişlerde para yerine dahi kullanılır. Ekmek Mısır’dan önce Roma’ya ulaşmış, bu yolla batı uygarlıklarında da yaygın olarak tüketilmeye başlanmıştır.

            Diğer yandan rivayet odur ki dört büyük melekten biri olan Cebrail öğretmiştir ilk insan Âdem’e ekmek yapmayı. Fırıncıların Âdem’i pir saymaları bundandır. İşte bu kadar eskidir ekmeğin insanın kendisi kadar eskidir…

            İnsanoğlunun bilinen en eski ve önemli gıda maddelerinden olan ekmeğin ortaya çıkışı ile ilgili bir başka rivayete göre, ilk insanlar su ile ıslanmış ve kendi haline bırakılmış buğday kırmasında gözeneklerin oluştuğunu fark ediyorlar. Bu gözenekli maddeyi sıcak taşlar üzerinde pişirip tadına baktıklarında lezzetli bir yiyecek olduğunun farkına varıyorlar. Cilalı taş devrinde de kestane ve meşe palamudunun ezilerek un haline getirilip ekmek yapıldığına dair bulgular vardır. Sonrasında ekmek bugünlere kadar insanın vazgeçilmez gıdaları arasında yerini alıyor.

*

            Ekmeklerin üstündeki çizgilerin anlamı nedir?

            Yıl 1326.

            Osmanlı İmparatorluğu’nun ikinci padişahı Orhangazi, babası Osman Gazi’nin vasiyeti üzere Bursa’yı fethediyor. Fetihten kısa bir süre sonra Uludağ Keşiş Dağı’nın etekleri etrafındaki Hristiyan mahallerinin esnafını dolaşıyor. Fırınları tek tek denetliyor, terazilerini kontrol ediyor.

                Fırının birinde ekmeklerin üzerindeki üç çizgi dikkatini çeker. Fırıncıya ekmeklerin üzerinde neden üç çizgi olduğunu sorar.

            Fırıncı şöyle cevap verir: “Biz Hristiyan’ız. Yediğimiz ekmek Tanrı, oğul ve kutsal ruhu hatırlatsın diye ekmeklerin üzerine üç çizgi çekeriz” der.

            Orhan Gazi bu durumdan çok etkilenir ve bir ferman yayınlayarak “Bundan sonra bütün Müslüman fırıncılar, Allah’tan başka ilah olmadığına işaret etmek için ekmeğin üzerine bir çizgi çeke’ buyurur.”

*

2004 yılında bilim insanları günümüz İsrail’inde yer alan “Ohalo II” adı verilen bir kazı alanında bir sürtme taşın içinde kalmış 22.000 yıllık arpa taneleri keşfetti. Bu keşif, insanların yabani tahıl tanelerini işlediğine dair bulunan ilk kanıt niteliğindedir. Ancak, Tennessee, Nashville’deki Lipscomb Üniversitesi’nden yemek tarihçisi ve Profesör Howard Miller, bu erken “ekmek” oluşumlarının standart sandviç ekmeklerinden ziyade kaya üzerinde veya köz ateşte pişirilen öğütülmüş tohum ve tahıllardan yapılma düz çörekler şeklinde olduğunu ifade etmiştir. Evcilleştirilen ilk bitkiler olan ekmek tahılları, en erken Natufianlar tarafından yabanda ekilip biçilmişti. Avcı toplayıcılardan oluşan bu Mezolitik grup yaklaşık 12.500 yıl önce Orta Doğu bölgesindeki Ürdün Nehri Vadisi’nde yaşamıştır.

Levant’ta 12.500 Yıl Önce Kayaya Oyulmuş Havanlar ile Ekmek Yapıldığına dair kanıtlar çıkmıştır. Deneysel arkeologlardan oluşan bir grup araştırmacı, anakayaya oyulmuş konik biçimdeki Paleolitik havanları kullanarak, Natuf (12.500 ile 10.200 yıl önce Levant’ta yaşamış avcı toplayıcı kültür) insanının yabani arpayı işleyerek nasıl kabuksuz hububat elde ettiğini ve bir çeşit proto-ekmek yapabildiğini ortaya koymuştur.

Yararlanılan kaynaklar:

https://www.ankastrelife.com

https://arkeofili.com

AŞK YAZARI MUSTAFA ÇİFCİ

ETİKETLER: , , , ,
Yazarın Diğer Yazıları
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.