Düşesin papağanı,
Tünemiş dua ediyor.
Menekşelerin dilinde mırıltı ,
Kıvırcık saçların savruluyor zikrin ışığında
Melekler halka halka eşlik ediyor.
Telaşına bakarsanız rüzgarın,
Küfü dökülecek yakında çayırların.
Püf noktası zırhı, sevdanın.
Telvesi gecenin köpük artığı,
Bir tek ıstakozlar sığmıyor fincana,
Bir tek yengeçler budalaca
Çarpık ayaklarıyla.
Durulanıyor deniz gözlerinin duşunda
Mihraba yöneliyor tüm şifacılar
Falezlerin ucunda muşamba,
İğne batırmakta okaliptüs yakamozlara.
Bir tek deniz anası kordonu makul,
Serum akıtmakta gayretkeş,
Şu zamansız yarana.
Bir tek deniz kaplumbağaları anlamlı,
Kase kase inci toplarken,
Sızlayan rahmine kumsalın.
Püf noktası, kaşe görkeminde,
Yosun meftunluğu bunun adı işte,
Koridor açıyor sana devanın
Devasa eczası.
İğdeler harcadıkça harcıyor kendini,
Merhemler akıtmaya bağrına.
Ben seyreğim,
İdrakim yok aşktan ötesine;
Bir duam var bir de duadan mısram.
Ayet ayet dokumalıyım aşkı kanımca.
Sürmeliyim sürmeli gözlerine,
O meleksi yüzüne
Durarcasıya divana,
Avuç dolusu ayça.
Bak yegane ereğim!
Yarınlar usulca ve tereddütsüz göz kırpıyor,
Düşüyor gözden yaş şükür ve sevinç huzuruyla!
Kalabalığım gülüşünle,
Gözlerinle tenha.
Bak cezbeye düşmüş de sana
Düşesin papağanı dua ediyor.