Paradoks Okur Yazar Röportajları-Birsen Eker

Betül Fırat

…

1. Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında bir iki cümleyle sizi tanımak istiyoruz. Kimdir?

Hoş bulduk, çok teşekkür ederim. Ben Birsen Eker, 1986 doğumlu bir yazar, şair ve gazete köşe yazarıyım. Kırşehir’de doğup büyüdüm, şu an hala burada yaşıyorum. Yazmaya olan tutkum, çocukluk yıllarımda başladı ve bugün bir yolculuk haline geldi. Edebiyat benim için bir yaşam biçimi, bir duygu dünyası. Bu yolculukta farklı türlerde eserler vererek, okurlarımla anlamlı bir bağ kurmayı hedefliyorum.

2. Yazmaya nasıl başladığınızdan ve ne kadar zamandır yazdığınızdan bahseder misiniz biraz?

Yazmaya, okul yıllarında öğretmenimin hediye ettiği bir kalemle başladım. O kalemle yazmaya olan sevgim arttı ve yazmak, hayatımın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. İlk yazılarımı kısa hikayeler ve şiirlerle başladım, ama zamanla daha kapsamlı eserler üretmeye yöneldim. Bugüne kadar 40’ı geçkin antoloji, dergi ve gazetede yer aldım. Her yazı, benim için bir öğrenme süreci oldu ve bu süreç devam ediyor.

3. Edebiyat alanında ilk eseriniz nedir ve ilk yayınlanan eseriniz hangisidir?

Edebiyat yolculuğum, ilk masal kitabım ‘Küçük Tavşan Ayda’ ile başladı. Bu kitap, çocuklara yönelik yazdığım ilk eserim oldu ve yayımlandıktan sonra benim için büyük bir dönüm noktasıydı. İlk yayınlanan eserim ise yine bir masal kitabıydı. Bu eser, hem beni hem de okurlarıma masalların büyülü dünyasını tanıttı.

4. Ailenizde sizden başka sanatın herhangi bir alanıyla ilgilenen var mı?

Ailemde sanatla ilgilenen birkaç kişi var. Özellikle teyzemin oğlu, resim öğretmeni. Kendisi sanatın farklı dallarında başarılı bir isim ve sanatı her yönüyle hayatında taşıyor. Sanatın benim için en özel yönlerinden biri de, aile içinde sanatla uğraşan birinin olmasıydı.

5. Sizin için en önemli olan eseriniz hangisidir?

Benim için her eserim bir anlam taşır, ancak ‘Ateş Böcekleri’ adlı projemde hem yazarlık hem de duygusal anlamda kendimi en derin şekilde ifade ettiğimi hissediyorum. Bu proje, hem yazım süreci hem de içerdiği mesajlar açısından çok özel bir yere sahip.

6. Bir yazar sanatını icra ederken en çok neye dikkat etmeli?

Bir yazar, sanatını icra ederken öncelikle içten olmalı, yazdığı her kelimenin samimi bir duygu taşıması gerekir. Okurla kurulan bağ çok önemlidir, çünkü yazının gücü okuyucunun ruhuna dokunmaktan gelir. Ayrıca yazarken kendi özgünlüğünü bulmak, benliğini kaybetmeden yazmak çok önemlidir.

7. Kitaplarla aranız nasıldır? En son hangi kitabı okudunuz? En çok tavsiye edeceğiniz kitap hangisi olurdu?

Kitaplarla aram çok iyidir; onlar hayatımın ayrılmaz bir parçası. En son ‘Olduğum Gibi Sev Beni’ adlı kitabı okudum. Zekeriya Efiloğlu’nun kaleminden çıkan bu eser, aşkın en saf halini hissettiriyor ve sevgiyi olduğu gibi kabul etmenin huzurunu anlatıyor.
Ayrıca, ‘Masal Kahramanım’ adlı kitap, çocuk ruhunu kaybetmeyenler için harika bir eser. İçinde kaybolacağınız bir masal diyarı sunuyor. En çok tavsiye edeceğim kitaplar arasında bunlar yer alır.

8. Sizi etkileyen şair, yazar veya sanatçılar kimlerdir?

Sanatın gücünden her zaman etkilenmişimdir ve bu gücü bana hissettiren şair ve yazarlara büyük hayranlık duyarım. Nazım Hikmet’in özgürlüğü ve halkı kalemiyle savunması, beni derinden etkilemiştir. Sabahattin Ali ise yalın anlatımıyla duyguları en saf şekilde ortaya koymuş, onun eserlerinde her kelime bir duygu yükler. İsmet Özel’in ise dilindeki derinlik, yazdığı her cümlede sorgulayıcı bir felsefi bakış açısı barındırır.
Kadın yazarlar da bana ilham kaynağı olmuştur. Maya Angelou ve Virginia Woolf gibi isimler, edebiyat dünyasında kadın olmanın gücünü ve zarafetini gösterirler.
Ayrıca, her sanatçının kendine özgü dilini, kendimden bir şeyler bulduğum her eseri, benim için bir ilham kaynağıdır.

9. İyi yazmak için bir formül var mıdır? Yazmak isteyenlere önerileriniz nelerdir?

İyi yazmak için kesin bir formül yoktur, çünkü yazarlık bir yolculuk ve her yazarın kendine has bir tarzı vardır. Ancak, önemli olan şey şudur: yazarken içten olmak. Kalbinizden geçen her duyguyu kağıda dökerken, kendinizi ve dünyayı dürüstçe ifade etmeye çalışın. Ayrıca, çok okumak da yazmayı geliştirir. Okudukça dilin inceliklerini, anlatım biçimlerini öğrenirsiniz.
Bir diğer önerim ise sabırlı olmak. Yazarken bazen sıkılabilirsiniz, bazen ilham gelmeyebilir, ama vazgeçmeden devam etmek gerekir. Yazmak bir tutku meselesidir ve bu tutku size yön verir.
Son olarak, yazılarınıza duyduğunuz özgüven çok önemlidir. Kendinizi olduğunuz gibi yazın, hata yapmaktan korkmayın, çünkü her yazı, gelişim yolunda bir adımdır.

10. Gençlerimizi edebiyata ve sanata kazandırmak için neler yapılabilir?

Gençleri edebiyata ve sanata kazandırmak, aslında bir toplumun kültürel geleceğini şekillendirmek demektir. İlk olarak, onların sanatla tanışacağı ortamlar yaratmak gerekir. Okullarda ve gençlik merkezlerinde sanatın farklı dallarına yönelik etkinlikler düzenlenebilir, yazma atölyeleri oluşturulabilir.
Özellikle kitap okuma alışkanlığı kazandırmak için kitap kulüpleri oluşturulmalı, okuma saati gibi etkinliklerle gençlerin birbirleriyle paylaşımda bulunması teşvik edilmelidir.
Sanatın, kişisel gelişim ve duygusal bir bağ kurma açısından ne kadar önemli olduğunu anlatan eğitim programları da gençler üzerinde büyük bir etki yaratabilir.
Son olarak, sanatla uğraşan gençlere fırsat verilmeli, onları destekleyecek projeler, yarışmalar düzenlenmelidir. Gençlerimize sanatın gücünü hissettirebilirsek, hem bireysel olarak daha derinleşmiş hem de toplumsal olarak daha duyarlı bir nesil yetiştirebiliriz.

11. Şu anki hedefleriniz nelerdir ve kendinizi nerede görmek isterdiniz?

Şu anki hedefim, yazarlık yolculuğumda daha derinleşmek ve her eserimle okurlarıma daha fazla dokunabilmek. Yazmayı sevdiğim türlerde, insan ruhunun derinliklerine inen eserler ortaya koymak istiyorum.
Ayrıca, edebiyat dünyasında daha fazla görünür olmak ve sesimi duyurmak, toplumsal konularda farkındalık yaratacak projelerle insanlara ulaşmak istiyorum.
Kendimi, ilerleyen yıllarda daha olgun, deneyimle şekillenmiş bir yazar olarak görmek istiyorum. En büyük hayalim ise, eserlerimin sadece bugün değil, yıllar sonra da okunacak ve bir iz bırakacak şekilde kalıcı olması.

12. Sizi okumak isteyen, takip etmek isteyen dostlarımız nerelerden ulaşabilirler?

Beni takip etmek isteyen dostlarım, sosyal medya hesaplarımdan ulaşabilirler. Instagram’da @yazar_birseneker üzerinden yazılarımı ve projelerimi paylaşıyorum. Ayrıca, WhatsApp kanalım olan ‘Birsen’in Kaleminden: Edebiyat Yolculuğu’ kanalında da köşe yazılarımı ve edebi paylaşımlarımı bulabilirler. Yazılarıma ve projelerime dair güncel bilgilere ulaşmak isteyenler için bir diğer platformum da blogum. Ayrıca, kitaplarım hakkında bilgi almak ve iletişim kurmak için yayınevlerimle de irtibata geçebilirler. E-posta adresim ise 40birseneker40@gmail.com.

13. Şu ana kadar sohbetimizi okuyan ve bizlere eşlik eden dostlara son olarak ne söylemek istersiniz?

Beni okumaya, dinlemeye vakit ayırdığınız için çok teşekkür ediyorum. Her birinizin hayatına dokunabilmek, kelimelerimle bir anlam katabilmek benim için çok değerli. Hayat bir yolculuk ve bu yolculukta birbirimizden öğrenecek çok şeyimiz var. Umuyorum ki, yazdıklarım bir şekilde hayatınıza bir renk, bir ışık katabiliyordur. Edebiyat yolculuğunda hep birlikte ilerlemek dileğiyle, hep güzel kalın.