Yazarın otobiyografi alanında yayınlanan tek alıntı eserini bir solukta okuyacaksınız. Kısacık ama içeriği dopdolu olan bu kitapta gençlik yıllarında, yaşadığı yoksul hayattan mücadelelerle dolu yazarlığa uzanan başarı öyküsünü okurken eminim sizlerde benim gibi kendisini takdir edeceksiniz.
21 yaşında anavatanı olan Macaristan’da eşini bırakarak çocuğu ile birlikte İsviçre’ye yerleşme hikayesini, daha sonrasında hem bir fabrikada çalışıp, çocuğunu tek başına büyütme çabasını ve hem de yazarlığa yönelmesini hayranlıkla okudum. Okurken böyle bir hayatta acaba ne kadar azimli olabilirdim bende Agota Kristof kadar sabırlı olabilir miydim diye kendime sormadan edemedim. Kısa ama son derece etkisinden çıkamayacağınız bir kitap. Yazmak isteyenlere güzel bir örnek bence. Üstelik kurgu değil yaşananlar gerçek. Bu da insanı yazma konusunda daha bir kamçılıyor.
Hayatını sürdürmek adına çalıştığı fabrikadan çıktıktan sonra akşamları kendi çabalarıyla öğrendiği Fransızcasıyla tiyatro oyunları, kitaplar yazması son derece etkileyici.
Okumaz yazmaz için diyebileceğim şey kısaca okuyun yazın
Yaşar Kemal’in Tek Kanatlı Bir Kuş adlı eseri üzerine notlar GÜLTEN TÜRKEL … Yine Yaşar Kemal ve yine harika bir öykü. Kısa 76 sayfalık bir öykü ama muhteşem. Posta Müdürü Remzi Bey emekliliğine yakın yine tayin olmuştur. Karısı Melek Hanım ile birlikte uzun ve zorlu bir tren yolculuğundan sonra tayininin...
Kitaplarıma desteklerinizi bekliyorum. *** Türü şiir olan “Sessiz Çığlığım” adlı ilk kitabımı, bir DMD KAS HASTASI olarak hayatta verdiğim var olma mücadelemi anlattığım; türü roman olan “Ben De Varım” adlı ikinci kitabımı ve türü yine şiir olan “Koyu Zaman Seferisi” adlı üçüncü kitabımı; Hayatın zorluk engellerini aşarak, yatar pozisyonda sağ...
Güneşten damlayan ışıltılarla ormanın içinden kıvrılarak gelen Kaystros Nehri’nin bir kolu, karşılaştığı kayalıklardan dökülerek küçük bir şelale oluşturmuştu. Döküldüğü yerde kayadan kayaya çarpa çarpa coşan su oluşturduğu havuzda köpürüp, sakinleşiyor ardından kayalıklardan aşağı süzülüyordu. Yavru yayın balıklarının ve gümüş sazanların vücudunu gıdıklamasıyla nefesini daha fazla tutamamıştı Marcia. Suyun yüzeyine çıkan...
B.F. Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Serdar ÖZTÜRK, ben 1988 Altındağ doğumluyum. İlköğretim ve ortaöğretim yıllarımı Ankara’da tamamladım. Yükseköğretimimi Konya Selçuk üniversitesinde tamamlayarak resim-iş öğretmenliği bölümünden mezun oldum. Şuan Ankara Çankaya Şehir Doğukan Tazegül Anadolu Lisesinde görevimi sürdürmekteyim. B.F. Sanatınıza nasıl başladığınızdan ve ne kadar zamandır bu sanatı icra ediyorsunuz...
ÖNSÖZ Sevgili okur, Hayatın her türlü hali var. Hayatın bir de bam teli var. Hayatta tepki gösterdiğiniz, olmasını istediğiniz veya hiç olmasaydı dediğiniz her türlü konu için artık “Yeter!” noktanıza dayandıysa ‘Bam telinize’ dokunmuş demektir. Okuyacağınız satırlar hayatın içinden dışından ya da hayatın ta kendisinden rol alınarak yazılmıştır. Bir yazarı...
Biz şairlerin ozanların zor bizim sanatımız Çünkü halkın derdi ile dolu omuzlarımız Onların dertlerini biz yazarız Dertlerini çalar bizim sazımız *** Halkın derdi bizim derdimiz Onların dertlerini çalar söyleriz Dertlerini yazar şairlerimiz Onların dertlerini kendi derdimiz sayarız *** Biz halkın sesiyiz Onların kalemiyiz Silahsız orduyuz Gözüyüz diliyiz *** Halkın derdi...