Tasarımlarım, hayallerden, emekten ve içimde büyüyen bir hikâyenin yolculuğuyla şekilleniyor.
Kumaşlara, renklere ve çizgilere olan tutkum; beni bu alanda yürümeye, her adımda biraz daha derinleşmeye teşvik etti.
Bu yolculuk, sadece bir meslek değil; benim için bir tutku.
Renkler…
Bazen gökkuşağının sıcak tonlarında birbirine karışırlar.
Ama her biri, aslında bir duyguyu ve bir anlamı taşır.
Küçükken en sevdiğiniz elbiseyi düşünün…
Belki yıllar geçti ama hâlâ en sevdiğiniz renk mavidir.
Çünkü renkler sadece göze değil, ruha da dokunur.
Toprak tonları yeryüzünün sıcaklığını taşır üzerimizde…
Mavi ve beyaz, gökyüzünün hafifliğini…
Ruh halimizle şekillenir kıyafetlerimiz:
Bazen sade ve tarafsız grilere bürünürüz.
Bazen siyaha sığınırız.
Ve bazen rengârenk bir neşeyle yansırız dış dünyaya — tıpkı içimiz gibi…
Peki sizin renginiz hangisi?
Bu köşe, sadece modanın değil; hayatın içindeki hikâyelerin, hayallerin ve renklerin buluşma noktası olacak.
Birlikte, her renge dokunacağız.
Gelecek sayıda yeniden buluşmak dileğiyle…
Sevgiyle,
Sona İnak