“En büyük arzum, dünyayı biraz daha iyi bir hale getirebilmek; insanlık tarihinde, her birimizin payına düşen, belki de en değerli görev budur. Çünkü her bireyin, sahip olduğu küçük ama güçlü eylemleriyle, büyük değişimlere yol açabileceğine inanıyorum.
Küresel sorunlar karşısında umutsuzluğa düşmek yerine, her birimizin, içindeki iyiliği keşfederek, sevgi ve anlayışla dünyaya katkı sağlaması gerektiğini düşünüyorum. Belki bir kelime, bir davranış, bir yardım eli, bir tebessüm, dışarıdaki soğuk dünyaya ısınmaya başlamanın ilk adımları olabilir.
Bu yolculuk, sadece büyük ve görkemli bir hedefe ulaşma çabası değil; aynı zamanda hayatın her anında, her bireyin küçük ama değerli dokunuşlarla hayatı daha anlamlı kılma çabasıdır.
Bir çocuğa el uzatmak, yaşlı bir insana sabırla yardımcı olmak, doğaya saygı göstermek, herkese eşit haklar tanımak… Her bir bu tür küçük adım, aslında dev bir değişim için temel bir taş olur. Çünkü ben inanıyorum ki, insanlık tek bir bedende değil, milyonlarca farklı insanın ruhunda var olur; her birimizin farkındalığı ve sorumluluğu, bir araya geldiğinde büyük bir güç oluşturur.
Dünyayı değiştirebilmek için önce kendi iç dünyamızı dönüştürmemiz gerekiyor. Kendi özümüze döndüğümüzde, sevgi ve merhametle donandığımızda, dış dünyada yapabileceğimiz değişikliklerin ne kadar güçlü ve kalıcı olduğunu daha iyi anlarız.
Küçük bir sevgi ve şefkat gösterisi, bir insanın hayatını tamamen değiştirebilir; belki de bugünün küçük bir hareketi, yarının dev bir devrimine dönüşebilir. Bu değişim, sadece başkalarına değil, aynı zamanda kendi içsel yolculuğumuza da katkı sağlar. Kendi içimizdeki karanlıkları aydınlatmak, yalnızca dış dünyadaki karanlıkları yok etmekle kalmaz; aynı zamanda iç huzurumuzu, özgürlüğümüzü ve mutluluğumuzu da artırır.
İçsel huzurumuzu ve dışsal iyiliğimizi birbirinden ayırmadan, sevgi ve anlayışı ön planda tutarak, dünyayı daha yaşanabilir bir yer haline getirmek mümkündür. Çünkü insanlık, hep birlikte ortak bir amaç doğrultusunda hareket ettiğinde, her türlü zorluğu aşabilir, her türlü engeli yıkabilir.
Bu yüzden ben, her gün, dünya için küçük bir adım atmayı, başkalarına el uzatmayı, kalpten gülümsemeyi, adalet ve eşitlik uğruna mücadele etmeyi bir görev olarak kabul ediyorum. Çünkü inanıyorum ki, bu dünyada yapılacak en güzel şey, bir insanın hayatına dokunabilmek, bir başka ruhu iyileştirebilmek, karanlıkları aydınlatabilmektir.
Bunun için bazen büyük değişimler yapmak gerekmeyebilir. Her birimizin küçük bir iyiliği, bir başkasının dünyasını değiştirebilir. Ve işte o zaman, birbirimize duyduğumuz sevgiyle, anlayışla ve saygıyla, dünyanın her köşesindeki karanlıkları birer birer aydınlatabiliriz.
Her şeyin başlangıcı, bir kişinin içindeki iyiliği keşfetmesiyle başlar. Bu, sadece kendi hayatımızı değil, bütün dünyayı daha parlak, daha umutlu, daha güzel bir yer haline getirmek için atılacak ilk adımdır.”
Hale Aşkın