Dedektif Dergisi Birinci Yıl Öykü Seçkisi

BİRİNCİ YIL ÖYKÜ SEÇKİSİ

DEDEKTİF DERGİ . COM

BİRİNCİ YIL ÖYKÜ SEÇKİSİ

DERLEYEN: GENCOY SÜMER

280 SAYFA

Her kötülük bir diğerini doğuruyor ve katlanarak büyüyor. Gizli ya da aleni yapılmış olmaları sonucu değiştirmiyor. Nihayetinde devleşerek yıkıma sebep oluyorlar.

Türkiye’nin ilk polisiye e-dergisi Dedektif. Pek çok değerli kalemin öyküleri yer alıyor dergide. Okuduğum bu derleme kitapta, ilk altı sayıdan seçilen on beş öykü yer alıyor.

Çantada Keklik

Esrarengiz Cinayetler Seyahat Programı

Tanık

Cesetlerin Dili

Yeni Yıl

Beden Farkı

Camda Eriyen

Ruh İzi

Bitti-Bitiyor

Limonlu Kurabiyeler

Oyun

Sıradan Bir Hayat

Cerrahın Ölümü

Çarşamba Pazarı

Bir Yaz Günüydü kitapta yer alan öykülerin başlıkları.

Pek çoğu klasik “katil kim?” sorusuna cevap aratan, kimi hüzünlü, kimi ürküten, kimi gizemli öyküler. İntikam için, para için, kıskançlık için işlenen cinayetler ve bunları aydınlatan kimi tecrübeli polisler, kimi sadece gözlem yeteneği yüksek kahramanlarımız. Öyküleri yorumlamak zordur benim için. Herbiri kendince uzun yorumları hak eder çünkü. O nedenle sadece beğenerek okuduğum ve tavsiye edeceğim bir kitap olduğunu belirterek, keyifli bir akşam diliyorum herbirinize.

“Ülkemizde polisiye öykü yazanların sayısı ise geçmişten günümüze çok azdı. Gerçi, Türkiye’de polisiyenin uzun yıllar edebiyattan sayılmadığını, hor görüldüğünü de biliyoruz. Zaman zaman kimi nitelikli yapıtlar üretilse de gerçek anlamda bir “Türk Polisiyesi” 1990’lara kadar var olmadı. Çok sevilmesine ve okunmasına rağmen, yazarlarımızın büyük bölümü polisiyeye karşı soğuk ve mesafeli kaldılar. 1990’lardan sonra polisiyenin Türkiye’de nitelik ve nicelik olarak ciddi bir yükseliş trendine girmesiyle, polisiye kurgular üreten yeni yazarlar ortaya çıktı. Kitapçıların raflarında boy boy yerli polisiye romanlar belirdi. Ancak polisiye öykü yazanların sayısı hâlâ parmakla gösterilecek kadar azdı. İşte bu nedenle, Dijital bir polisiye dergi yayınlamaya karar verdiğimizde polisiye yazarlarımızı öykü yazmaları için teşvik etmek birinci önceliğimiz oldu” diyor önsözde sayın Gencay Sümer.

Derin iz yapan anılar, bizleri tekrar yaralamak için yüzeye çıkmaya hazır beklerler, daima.

Hiçbir insanın hak etmeyeceği kadar yalnızdım.

İnsanlar da mevsimler gibidir, o yüzden onlara şefkatle yaklaş, bilemezsin hangi mevsimi yaşadığını.

Tek bir insanın bize iyi ki varsın demesi, var olduğumuz için mutlu olmamızı sağlar.

Kötülük döngüsel bir olgu. Genellikle zarar verdiğiniz kişiler kanalıyla gelip sizi buluyor.

Kötülüğün temel sebebi bencilliğiniz, kendinizi ötekilerden ayrı ve üstün görme yanılgınız. Oysa evren bir bütün ve aslında “öteki” diye bir şey yok.

LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!

Arzu ORTAÖREN