Suat Derviş Kitabı

EMİNE

SUAT DERVİŞ

398 SAYFA

Ona kimse gülmesini öğretmemiş, o ağlamasını da bilmiyor.

Sevgili Azime ablam, sevgili Emine ablam ve sevgili Ebru ile güzel bir Suat Derviş okumasını daha bitirdik. Çok teşekkür ediyorum hepinize .Aysonu yeni kitapta buluşmak üzere

Kitabımız Emine, Sonu Güzel, Yurdumun Işıkları ve Kadın Aşksız Yaşamaz başlıklı dört öyküden oluşuyor. İçlerinde benim favorim “Sonu Güzel” oldu. Osman, annesi Şadan ve Seza’nın hüzünlü hikayesi anlatılan. Osman Kurtuluş Savaşı gazisi bir genç. Savaştan ağır yaralanmış olarak geri dönen Osman, bacaklarını ve el parmaklarının bir kısmını kaybetmiştir. Yüzünde de ciddi yaralar vardır. Bu hali ile savaş öncesi nişanlandığı Seza’nın karşısına çıkmak istemez. Uzun süre ondan kaçarak, mektuplarına cevap vermeyerek yaşar annesi ile. Seza ise deli gibi sevmektedir Osman’ı ve asla vazgeçmez aşkından. Bu hüzünlü aşk hikayesini okurken beni en çok etkileyen annesi Şadan’ın geçmişi hatırladığı anlar oldu. Gençlik yıllarına dönüyor Şadan hikaye boyunca. Savaş sırasında kaybettiği ilk aşkı, babası ve eşini hatırlıyor tek tek. Erkek egemen bir toplumda kendi kaderine yön veremeyişini, erkeklerin istek ve kurallarına boyun eğişini, geç kalmış bir hayat muhasebesi yapışını üzülerek okudum. Peki sonra ne oluyor derseniz Osman ve Seza cephesinde o da kitapta.

Emine öyküsü yine savaş dramları üzerine kurulu. Babası cepheden dönmeyen, tüm ailesini bir yangında kaybeden, önce yetimhane sonrasında zengin evlerinde besleme olan küçük bir kız Emine. Susturulan, ezilen, hor görülen küçük kızımızın büyürken yaşadıkları, sonrasında da özgürleşme ve tüm bu yok sayılmalara isyan ederek uyanışının hikayesi.

Yurdumun Işıkları, masalsı bir anlatımla Deli İbrahim döneminde geçen tarihi bir öykü. Baskı rejimden kaçan bir baş karakterin hikayesini dinliyoruz bir masal anlatıcısının dilinden.

Kadın Aşksız Yaşamaz birazda Suat Derviş’in hayatından kesitler içeren bir öykü. Tek başına ayakta kalma mücadelesi veren Cavide’nin iş hayatında yaşadığı zorluklar, patronu ile arasında çıkan aşk dedikoduları, çalışma hayatındaki cinsiyet ayrımcılığı yazarımızın o güzel anlatımı ile kaleme alınmış. Birde Cavide’nin içinden atamadığı büyük aşkı var ki heyecanla okuyacaksınız.

1930 ve 1935 yıllarında Yarın ve Perşembe gazetelerinde tefrika olarak yayınlanan kadın ve savaş temalı her hikayeyi yazarımızın akıcı anlatımı ile severek okuduk. Hep dediğim gibi mutlaka tanışın Suat Derviş kalemi ile. Mutlaka okuyun, okutun.

İmkânsızlık içinde sevmek! Binbir müşkülat içinde deli gibi sevmek! Ve sevdiğimizin de aşkımıza lakayt olmadığını bildiğimiz halde ona yaklaşmamak, aynı arzuyu, aynı heyecanı hissettiğimiz halde birtakım melun imkânsızlıklarla ondan uzaklaşmak… Onu kaybetmek!

Hatırlayan insan yalnız değildir.

Memleketin, kütlenin saadeti, menfaati ve rahatı karşısında ferdin menfaati, saadeti, sıhhati düşünülmez, feda edilir.

Uzakta acı, acı öten bir tren düdüğü var. Gene bir asker treni, doymayan ejderhaya insan eti götürüyor. Zavallı Eminelerin babaları memleket için ölmeye gidiyorlar.

LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!

Arzu ORTAÖREN