ey!hazan saçlı yar sen aklıma düşünce sarar beni gri renkli akşamlar ard arda devrilir şarap dolu bardaklar aralıksız tüter küf dolu sigaralar çalar gramofondan kürdili hicazkar şarkılar (…)
Her gün senin için dua ederdim Allah’a, Kavuştur bizi Rabbim derdim yaratana, Boşaymış sonradan anladım aslında, Hayırlısı oldu ayırdı Rabbim zamanında. Acıdı kalbim ilk zamanlarda, Yalan yok unutamadım başlarda, Sabır bazen yük oldu omuzlarımda, Zor oldu ama vazgeçtim sonunda. Kalbim artık seni istemez oldu, Yaptıkların beni bir bir soğuttu. Boşuna...
Ali Rıza Navruz ^^ “Bir dokun bin âh işit kâse-i fağfurdan” diye herhalde bu hâle denir diye düşünüyorum kendi kendime. Şâir yılgın, bitkin, mahzun, yorgun, kırgın… Ve bütün hayalleri girdaplı sulara düşmüş! Şaşırmıyorum elbet bu durumuna şairin. Hatta onu anlıyorum. Çünkü hâlâ “Mânî oluyor hâlimi takrîre hicâbım” şarkısını gecelerin koynunda...
Öyle anılar vardır ki susmak lazım..! Sadece yazmak, sadece senin anladığın…. Dedim ya ! Sessizce oturuyorum öylece., Yeni bir gelecek inşa etmeden İyi ki etrafımda kalbimi tanıyanlar yok… Palmiye ağacının gövdesinde terkedilmişlik Yüreğimi ezen anılarda şimdi gönül deryam Tozlu yapraklarda alabildiğince hüzün var Ve, Altında gözlerden uzak aşk yaşanıyor Dalında...
19 Haziran Babalar Günü vesilesiyle; başta sevgili babacığım olmak üzere, ebediyete göç eden babalarımıza Yüce Allah’ımdan gani gani rahmet diliyorum. Mekânları Cennet, ruhları şad olsun.) CENNET ORTA KAPISI: BABA Cennet orta kapısı; veda edip giderken, Gölgesi yeten Çınar; yaprağını dökerken, Bugün de hatıranı; kalbimde hissederken, Babasız ocak, evde; akşamlar olur...
İnsan insana her zaman lazım! Ama, insan olanlar insanlara lazım! Netice olarak sosyal varlıklarız… Allah, bu son derece girift varlığı natura olarak böyle dizayn etmiş! Bu sebebe binaen olsa gerek ki, Rahmetli Anneannem: “İnsana teşekkür etmeyen, Allah’a şükretmiş sayılmaz.” derdi! Sebebi unutup es geçmek, sebeplerin sebebine ihanettir! Kötülüğün kol gezdiği...
Büyüyen yaşların büyümeyen çocukları burada mı? Hani şu her sene bir rakam devirip de içinde pembe pamuk şeker yiyen kesim, bir an evvel 18 yaşında olmak istiyorum deyip 18’den sonra sayıları geri saran. Eğer sen de onlardan biriysen çek bir sandalye geç otur karşıma konuşalım. Ben geceleri saymaz isek 14’ünden...