Eyvah! Yine manalı bir bakış, Yine gamzeli bir gülüş yanağında. Ve lütfettiğin şu hafif tebessüm… Nasıl da derinden dokunur bu yüreğe, En veremli zamanında… Şu dolu dolu bakışlar yok mu? Acaba yine neler yeşeriyor içinde? Dur! Sakın bozma! Elleme… Böyle, ne de güzel başladın söze. Ya bu nasıl da hoş...
Tanrıdağından Tuna boylarına at koşturanlar, Hazardan Akdenize kadar yurt edinenler, Ortaasyadan Avrupaya kadar hüküm sürenler, Afrikadan Sibiryada kadar kan verenler, Yemenden Venediğe kadar fethedenler, Kendine gel asil milletim!… *** Dünyaya adalet dağıtanlar, Zalimlerin başını ezenler, İslamın sancağını zaferden zafere taşıyanlar, Haçlıların sömürü düzenini son verenler, Türk düşmanı çinlileri set yaptıranlar,...
… Geçen yazıda özetledim. Özet sonunda anlatacaklarım var dedim. Kötü bir yazar olmak istemedim ama edebiyatçı ve düşünür olarak tedirginliğim daha bitmedi. Düşüncelerimin kasvetli havası olgunluğumun sonunda başlamıştı. Şimdi nerede olduğumu bilmezken, sonu ve başlangıcı kim belirleyecek? Edep yerli yerinde değil ve herkes de bu halinden memnun iken kimsenin benimle...
Yazgı değişirmi be usta,, Altından cevherden olsada kalem..? Kalem !! Ne kadar toz pembe yazsada Acıların rengi hep siyahtır be usta.. Ayar oluyorum !! Şu dünyanın sahte düzenine,, Unutuluyor insanlık günden güne.. Garip yaşayamaz gönlüne göre Ömür bir figan ki sorma,, Delip geçer her anı binbir çile.. Ödül oldu dünya...
Walter İzaacson’ın Einstein-Yaşamı ve Evreni adlı kitabı üzerine notlar Bülent DEMİREL … Cumhuriyetin Yüzüncü yılının bu son gecesine bir biyografi ile veda edelim ve yeni Yüz birinci yılın ilk gününe de bu eserle girmiş olalım. Biyografik bir eser olması sebebi ile, bütünlüğünü bozmamak için eserden bir alıntı yapmayacağım. düşüncelerimi yazmaya...