ÖLÜMÜ EVETLEMEK
YUSUF GÖKBAKAN
…
Betoner direk, urlu ışık
Vakitten başka geçen yok evimin önünden..
Balkonda bekleyiş ıslıkla ıssızlığı..
Eski postallarıyla zemberek yılışık.
Tomarla umut heder olmakta harbiden…
Ödlek tüm yaşayışlar..
Bu yas tutmaların hepsi
Bu sersemce ödleklikten..
İçinde acı bir kahve kortonda,
Bir de gözlerin;
Ne kadar da hüzün ikram ediyor bakır tepsi..
Şapka çıkarıyor bir muhbir;
Elimde bıçak
Heveslerimi doğrayışıma.
Not ediyor bunu meraklı bir muhabir,
Yok oluşuma mecburmuşçasına
Bir de terlik lazım bana,
Olsa da olur kelepir.
Hava da cevrin kadar sıcak..
Ve ruhum ter içinde ilik ilik
Mendiller hem işlemesiz hem sararmış
Sevmiyorum anılara sallamayı.
Bu işte öyle bir hinlik.
Büyüyüp bir gecede,
Bir gecede yaşlanmak ibretlik..
Kapat elektriği,
Gaz lambasında gaz yok zaten.
Üşümekten değil titreyişim,
Üstümde bir dolu kırlangıç tüyü,
Sanırım can çekişmekten..
Uyuyacağım erkenden;
Bu son uykum..
Hiç niyetim yok papuç bırakmaya;
Huysuz yelkovan, aksi akrep, kıyımlı düzeneğe.
Miras size,
Yeryüzünün olanca sandıkları
Yaşamak değil aslında
Yaşıyor sandıkları.
Bozulmayan bu saat;
En can sıkıcı kuklacı:
Açılmadan kapandı perde,
Bomboş Küşteri Meydanı.
Ve fren sesi,
İşte geldi kurtuluş meleği aheste
Ve hüzün lekesi önlüğümde..
Alacak ecel ereksiz direği.
Evetliyorum ben de
Kasırgalı penceremde .
Sormasa da biliyor niyetimi;
Gitmek istiyorum hiç üzmeden seni..