NEFES

Çocukken bir an önce büyümek için elimizden ne gelirse yapmaya çalışırız. Genç olduğumuzda da durum yine farksızdır. Orta yaş ve üzerine geldiğimizde ise zaman dursun, hiç geçmesin demekle kalmaz, eskiyi özler dururuz. Bu dizeleri yazarken benim de çocukluğum geldi aklıma. Büyükbabamı ve anneannemi çok seven bir çocuktum. Çok şükür ki, uzun yıllar onlarla yaşama fırsatım oldu ama hak vâki olup göçtüklerinde de onlarla birlikte olan anılarım hiç eskimedi. Öyle çok soru sorardım ki çocukken, Büyükbabam bir kere bile sıkılmaz, her soruma büyük sabırla cevap verirdi. Hiç unutmam bir gün yine dizlerinin dibine oturmuş soru yağmuruna tutmuştum büyükbabamı.

“Beklemek nedir Büyükbaba?”
“Arzu ettiğimiz bir şeyin gelmesi için geçen süre kızım.”
“Umut ne o zaman Büyükbaba?”
“Gerçekleşmesi kesin olmayan olayları beklemek kızım.”
Ömür nedir peki?
“Allah’ın doğumumuzdan, ölümümüze kadar bize yaşamamız için verdiği süre yavrum.”
“Hmm. Peki öyle ise çare ne Büyükbaba?”
“Başımız derde girdiğinde aradığımız çözüm yolu canım”
“Anladım büyükbabacığım son bir soru daha sorabilir miyim?”
“Tabii, sor kızım.”
“Nefes nedir o zaman Büyükbaba?”
“Aaa bak bu çok önemli işte”
“Neden önemli?”
“Sabret de dinle bakalım” dedi büyükbabam.

“Nefes bizim sermayemizdir kızım. Allah biz dünyaya geldiğimizden itibaren belirli bir nefes sayısı belirler, bunun adına da ömür denir. Ama ömür dediğimiz şey yaşadığımız yıllarla değil, alıp verdiğimiz nefes sayısı ile ölçülür. O nedenle nefes bizim sermayemizdir. Az ya da çok harcamak bizim elimizdedir. İyi, sakin, boş işlerle uğraşmayan bir insan olduğumuzda ömrümüz uzar, insan doğası sükunete duyarlıdır. Ne kadar çok kavga, dövüş sinir, stres varsa kalbimiz daha hızlı attığı için de daha sık nefes alıp vermeye başlar ve sermayemizi çabuk tüketmiş oluruz. Sermayemiz bitince de ömrümüz bir çırpıda geçip gitmiş olur. Şimdi daha küçüksün bunları anlamakta zorlanabilirsin ama büyüdükçe beni daha iyi anlayacaksın. İyi insan olmak, hem tüm yaratılmışlara, hem de insanın kendisine fayda sağlar.” Demişti.

O günden sonra bu sözler kulağımdan hiç gitmedi ama bugün daha iyi anlıyorum ne demek istediğini.

Hayat ne kadar yaşadığımızdan çok, nasıl yaşadığımızla daha çok ilgili değil mi sizce de?

Seçkin Eroler Avcı
04.04.202