—– “Yaşanır o anlatılmaz” diye başlar aşk tanımı. Bir parantez aç denirse, gösteririm sol yanımı. Badem çiçeğidir bazen, tüm coşkulara duyarlı; Ve en çok da kırılan o, bu yüzden şu yürek harlı. Bazen hüznün tâ kendisi, gözyaşının kaynağıdır; Ya da kanadı rûhumun, sevincimin oymağıdır. Ötesi ki; gözümde fer, kolda kuvvet...

Yağmur Ūlkelerinde…. /Süleyke/ ———— Ali Rıza Navruz Oysa şu üç buçuk dirhemlik kalbimiz böyle bir anı; “yağmur ülkelerinde nehirler ters akarmış” deyu gözyaşı hesabımızdan mahsup etmemiş miydi Süleyke? Evlere dönme zamanımız hangi kapıya çıkardı hiç düşünmedik biz. Kelimelerimiz kan ağladı belki de sürç-ü lisanımızdan. Başımıza çarpan bu “âh” kimin duasıydı...

Sevgiyi ekerim sevgi biçerim Yüzüm güler benim bade içerim Gönlümü herkese inan açarım Hayatı severim böyle yaşarım . Dünyaya bakarım ben renkli gözle Şu kelimelerim hep tatlı sözle Yazarım çizerim gönülden hazla Gönlümde aşk ile dolur taşarım . İçimde sevinç var içimde aşk var Çiçeklerim açmış içimde bahar Gezerim yerleri...

— Hayat tahta kalemle yazılmış bir şiir olsaydı kauçukla sil onu Eskiden şiirler yazardım. Göz yaşlarıyla silinmiş olsaydı tüm acılar, Bir nehir gibi süpürüp giderdim bütün acıları. Kalp açık görülebilirse, Yıkayıp temizlerdim, mutluluk direği yakınlarda bulunsaydı, İki elimi de doldururdum. Eğer görünüşümü değiştirebilseydim, Farklı olurdum, huzuru bulabilseydim, Ölümü seçerdim. Shabana...

                       Merhabalar değerli okurlarım bu ayki sayıda sizlere “10 Kasım” temalı yazım ile sesleneceğim Mustafa Kemal Atatürk her şeyden önce Türkiye ve dünyanın başına gelen en değerli ve başarılı bir akıl adamıdır, ayrıca sizlere önerim şudur bu başarı ve ileri görüş abidesinin her yıl on Kasım’da hüzün ve üzüntü ile...

Çocuktum. Ailemle beraber Gördes kırsalındaki bir Yörük damında yaşıyorduk. Yılın tam da bu günlerinde, yakınlardaki bir kasabadan yaşlıca bir amca eşeği ile helva satmaya gelirdi. Evimize yaklaştığında “Helvacı geldi! Köpük Helvacı geldi!” diye bağırırdı. Biz hemen koşar, köpeklere “Hoşt” der helvacı amcayı eve buyur ederdik. Parası olana parayla, parası olmayana...