Anadolu’da Mayıs ayıydı. Rüzgar, Gümüşçay köyünün dar sokaklarında usulca gezinirken, toprak yolları serinleten bir sabah serinliği vardı. Fakat o sabahın sessizliği alışıldık değildi. Sessizlik, korkudan değildi artık; beklentiden, büyük bir doğumun eşiğinde olmanın verdiği içe dönük bir heyecandandı. Henüz on dört yaşındaki Ali, köyün yukarısındaki kayanın üzerine oturmuş, uzaklara,...