DOST BANA

Aşk Yansımaları Mustafa Erdog … Ne aşklar gördüm sustum Ne aşklara dair şiirler okudum Aldanışımı kimseye anlatamadım Her günde önüme dökülen sözlerdi Aşkın yalanlarını içimde sakladım Kırık kalbime yamalar eyledim İhtimallerini sevdim unutmadım Aşkin kışı dilime vuruyordu Gözümü kaçırdım aşk yalanında Bakınca içimde ihtimaller bitiyordu Gel gittileri gizli gizli yaşıyordum...

Gözlerinden hep yaşları dökülür. Babasız kalanın boynu bükülür. Bir köşede gizli gizli üzülür. Babasız kalanın boynu bükülür. Bir dağ gibi dururdu hep arkanda. Kıymetini anlıyorsun yoklukta. İster insan şimdi olsun yanımda. Babasız kalanın boynu bükülür. Ne istersen o alırdı hep sana. Eli deyse şifaydı tatlı cana. Onsuz dertli ne yapsın...

Beraber içtik bir çay ve kahve Altın boynuz Haliç ile birlikte Piyerlotinin kendi cafesinde Piyerlotide iştirak etti bize Ağaçlar şarkı söyledi yürekten bize Kuşlar çay ve kahve ikram etti Yeni bir romana başladı piyarloti Romanın ismi ayrılık ve hasretti Dertleştik üçümüz hep birlikte Ağaçların o güzel gölgesinde Bakarak galata köprüsüne...

İnan ki sevgilim takvim gibisin Zamanı sende çeviriyorum yaprak, yaprak Her yaprak bir günümü alıyor ömürden Gün be gün sen eritiyorsun beni Nemi alacak kara toprak? . İnan ki sevgilim saat gibisin Aşkın yelkovan, sevgin akrep misali Gece gündüz demeden döner başımda Saniyelerin saliselerin peşimde Olamazsın benden ırak.. . İnan...

Hey be dünya! Bana dert misin, yük müsün Ben seni sevmiştim, sen bana küs müsün Çaresiz dertleri , kederleri bana yükledin ya Şimdi benim gibi senin de boynun bükülsün Gözümü açtım , sana kandım, aldandım Ben senin zevk sefa yolunamı yollandım Hey be dünya! Bana dert misin, yük müsün Şimdi...

Özellikle bazı çevreler, hayatta en çok “Türk” kelimesinden rahatsız oluyorlar desek; abartmış olmayız. Yazılarında, konuşmalarında her zaman sosyolojik ne kültürel kavramlardan dem vuranlar; nedense bu bahsettikleri kavramları, mesele ”Türk milleti” olduğu zaman şaşırıp, ya da gafletten, ideolojik bağnazlıktan dolayı yerli yerinde kullanmıyorlar. Bunlardan bazılarını şöyle sıralayabiliriz: 1960´lı yılların başında Batı...