Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Yağmurlu
7°C
İstanbul
7°C
Yağmurlu
Cuma Hafif Yağmurlu
9°C
Cumartesi Hafif Yağmurlu
8°C
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C

DİVANELİĞİN AYNASI

DİVANELİĞİN AYNASI
25 Aralık 2024 10:19
6
A+
A-

Öteki kentin adıydı kasıntı

Ürkünçtü sanıları bile

Keskin dişli sanrılarla karşılardı geleni

Ayıbı yoktu; üryan, aleni

Maskesi yepyeni dursa bile. .

Dur duraksız, afilli sarsıntı..

Yatık kentlerden gelmiştim bu dikit kente

Adriyatikten seçip beğendiğim bu ayrılıkla

Yakıştı dese de divaneliğin aynası,

Emin değildim ben yine de.

Geride çünkü

Her gün ölen

Çığlık çığlık insanlar bırakmıştım sessizce

Ve kırmızıya boyalı vakitler.

Ve daha koyusu var mıdır diye bu renksiz hıçkırışın

Tereddüt eklenmekte zihnime, dipten dibe.

Doğudan tellenen turnalar

İşkillendiriyor beni delim deşik, bilirim.

Bu göçüş ki yanık kentlerden yakan kentlere,

Bilirim sızlatacak bu vicdan yorgununu.

Hem yürekler kapalı göğe burada,

Teşhirden sıra gelmiyor tefekküre.

Sınanabilecek bir ruhu

Göremedim caddelerinde eni sonu.

Oysa iki dal sigara,

İki dal ay ışığı;

Gözümde gayrısı yoktu.

Geriden geri tepmişim meğer

Kanlı da olsa huzuru.

Ayıklanacak çok unsur var, öteki ve yeni kentte

Bildiğiniz dördün dışında

Kırıktı bir de ışımsız ayı.

Ve sen takat yetiremezsin diyordu

Dört duvar, bu iğrentiye.

Parmaklıkları yaralıyor gecesini

Kodes sendromu. .. ruh yarıkları…

Gündüzü çalıntı güneşi,

Sopsoğuk sokakları bu yüzden,

Sarkıyor insan yüzlerinde buzullar..

Hem bir de eğri durmakta

Gün ortası gölgesi

Ve uçurumlar…

Hey be hey sabahları

Ay mı ay akşamları

Üstelik öylesine çağlayanî huzuru

Vardı eskisinin.

Bin gömlek üstün sevmeler

Damlardı pervazlardan.

Deli divane göğerişlerin

Üstüne yoktu başka öykünüşler.

Bu yüzden bağdaş kurup ay kumsalına

Dert döke döke

Bengisu serpe serpe

Üfleyesi gelirdi insanın

Üfül üfül bir neye.

Ayrımsız ayrıntıların kenti be hey!

Düşen uygarlık düşe!

Be hey kilit takılamaz şairleri!

Aşınmamış dizelerde şahikalı söyleyişler!

Tutuklatın beni eskiye!

YUSUF GÖKBAKAN

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.