Devletin işler kötü gidiyor. Kötü giden devletin işleri bulanıktır. Ne tarafta olduğu ve ne kadar doğru olduğu seçilemiyor. Seçilmeyen; bizi yönetenlerin aksettirdiği boyun eğmesi… Boyun eğmekten usanmadık mı? Kaç asır oldu kendimizi hasta zannedip ameliyat masasına yatırmaktan bıkmadık mı? Kendimiz olmaktan ve kendimiz gibi mücadele etmekten kaçıyoruz. Bağımsızlığımız tehlikelerle doludur...
Severek yazdım. Severek yazdıklarım kabul görür müydü? Yazarlık, sonucunu bilmek istemediğim bir vazife oldu. Bahis konusu olan vazife bir ayaklanma değil elbet. Kendini bulmak ve karanlıktan kurtuluş için… Yoksa hükmeden karanlığın vahşi gururu içinde eririm. Bu benim derdim elbette. Peki, benden evvelkiler ne yapmıştı? Yapılanları kabul etmek zordu. İsyan etmek...
‘OTANTİK FİLOZOFİ (gerçek-doğru-güvenilir-özgün felsefe)’: dünyada paha biçilmez bir araç; ‘Otantik Düşünme-düşünebilme (thought-délıbératıon- cogıtatıon -réflexıon)’ & ‘otantik bilme-bilmeye cüret (sapere)’ fakültesi (Yetisi)…! Kendinizi de başkalarını da kandırmayınız! Açık-net, yalın bir ifadeyle söylemeliyim. Kuşkusuz, “otantik filozofi(gerçek-doğru-güvenilir-özgün felsefe)” insanı maddi anlamda zengin etmez, ama ilgi duyan-meraklısına, izcisine, tutkuyla ona sarılanlara, “dünyada paha biçilmez...
Sevinenler Sanırım listenin başında turizm patronları geliyor. Öyle ya bayrama sadece tatil gözüyle bakanlar daha arefe gününden (öncesini yazmaya gerek yok) soluğu tatil yerlerinde alıyorlar. Haksız da sayılmazlar çünkü onların eş dosta, kolu komşuya bayram ziyaretinde bulunmak gibi bir niyetleri olmadığı gibi misafir ağırlamak gibi bir dertleri de yok. Çalışan...