Yazmak istiyorum. Yazmak istediğim yazı yazılmıyor. Neden yazılmıyor? Hiçbir heves yok içimde. Hiçbir konu yok önümde. Zihnim karmakarışık ve çok durgun… Zihnimde titreşen fırtınalar var. Bu fırtınalar nasıl ve ne zaman dinecektir? Bilemiyorum. Şu an hiçbir şey bilmiyorum. Kedi gibi yaşamak, ağaç gibi kurumak… Ben ne bir kedi, ne de...
Kalbime dokunma acıyor canım Bebeğim ben sana sar demedim mi Dünyayı aşk ile yaratmış Mevlam Ölürüm ben sana yar demedim mi Aklımı gülüşün alıp gitmeden Gözlerim denize dalıp gitmeden Zamanlar ömrümü çalıp gitmeden Ne olur gel artık sor demedim mi Nerden nasıl vurdun bilmeyeceğim Gözümün yaşını silmeyeceğim Sen gelene kadar...
Halide Halid Araştırmacı yazar Mehman’sız Mehman’la “Kara gözlüm”… ŞEHİT Hanımı… Bundan önce de onlar hakkında yazmıştım. Her biri başka sever, başka bekler yârini; kimisi aşkının yasını acılarla kıvranarak tutarken, kimisi hâlâ bir kaybın yokluğuna inanamıyor. Mert, onurlu, ŞEHİT yârinin adını şerefle korumak, ondan yadigar evladı veya evlatları...
Dünya yıkılmıştı yıkılan enkazın altında kalmıştım. Ne fes alamıyordum o enkazın altından çıkmak için çırpına cak gücüm de kalmamıştı. Zilan ellerimi tutup ne oldu Ali? Niye ağlıyorsun? Niye böyle sessiz duruyorsun? Kurban olduğum Ali’m ne olur bir şey söyle, bu küçük yüreğimi çaresizlik içinde bırakma. Telefonda ne haber aldın?
Ali Rıza Navruz — Türkân İldeniz Şairler âleminde pek de tanınmış bir şair değildir bana göre. Fakat onun tanıtılması gerektiğini düşünüyorum ben… “Boğaz” dediğimiz zaman boğazın verdiği ilhamı şiirlerine yansıtmasını bilen Türkan İldeniz hemen akla gelmeli. Gelmeli; Çünkü onun şiirlerinde duygu vardır. Romantizm ve ayrıca da hüznün, cin çeşidi… Kandilli...