EĞİTİM, ÖĞRETİM ve ÖĞRETMEN
HANRİ BENAZUS
80 SAYFA
Dünyanın her yerinde öğretmenler toplumun en özverili ve en saygıdeğer insanlarıdır.
Yetişecek çocuklarımıza ve gençlerimize, görecekleri öğrenimin sınırı ne olursa olsun, ilk önce ve her şeyden önce Türkiye’nin bağımsızlığına, kendi benliğine, millî geleneklerine düşman olan bütün unsurlarla mücadele etmek gereği öğretilmelidir. Dünyada milletlerarası duruma göre böyle bir mücadelenin gerektirdiği manevi unsurlara sahip olmayan kişilere ve bu nitelikte kişilerden oluşan toplumlara hayat ve bağımsızlık yoktur.
Mustafa Kemal ATATÜRK
Bugün 24 Kasım. Öğretmenler Günü. Başta Başöğretmen, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere tüm öğretmenlerimizin gününü kutluyor, sonsuz sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Bu özel günde sayın Hanri Benazus kaleminden Atatürk’ün eğitim üzerine çalışmaları, yorumları ve sözlerini içeren çok değerli bir kitap okudum. Az sayfa sayısına aldanmayın, dopdolu bir eser.
Atatürk’ün doğumun 100. yılı olan 1981 yılında ilk kez Öğretmenler Günü olarak kutlandı 24 Kasım ülkemizde. Bu tarihin seçilme sebebi Başöğretmen Atatürk ‘ün “Millet Mekteplerinin Başöğretmenliği” görevini kabul ettiği tarih 24 Kasım 1928 oluşudur.
Savaşarak, ateşle, kanla kurulan yeni devletin yaşaması ve yükselmesinin en temel kaynağı eğitimdir Yüce Önder için. Bu nedenle “En büyük savaş cahilliğe karşı yapılan savaştır” diyerek yola çıkmış ve bu uğurda çok büyük adımlar atmış, yenilikler yapmıştır.
Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile tüm eğitim kurumları Milli Eğitim Bakanlığına bağlanmış; eğitimde birlik, millilik, çağdaş ve laik bir düzen inşa edilmiştir.
Eğitim politikasında iki ana temeli hedef göstermiştir Atatürk. Cehaletin yenilmesi ve Türk Ulusunun çağdaş uygarlık düzeyine hatta üstüne çıkması. Bu hedefler içinde;
* Eğitimin milli olması
* Milli eğitim sistemin bilime dayalı olması
* Kadınların eğitimine eşit biçimde önem verilmesi
* Laikliğin esas alınması
* Üniversite reformu
* Karma eğitime geçiş
* Latin kökenli yeni alfabenin kabulü gibi çok önemli adımlar atılmıştır.
Askeri zaferle işin bitmeyeceğini, kültür ve medeniyet savaşının mutlaka kazanılması gerektiğini öngören, özellikle eğitimde cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılarak Türk kadının toplumun her alanında hak ettiği yeri bulmasını isteyen, eğitimin kesinlikle “milli” olmasının şart olduğunu ve ezberci eğitimden uzaklaşılması gerektiğini savunan çok büyük bir Lider O.
Büyük bir devlet adamı, çok başarılı bir komutan olduğu kadar önemli bir eğitimci Atatürk. Kurtuluş Savaşı sürerken, cephede mücadele etmesi yanı sıra “Maarif Kongresi”ni toplamış, şahsında devlet liderliği ile eğitim liderliğini birleştirmiş nadir bir Önder. O’na ne kadar minnet duysak az. Ruhu şad olsun dilerim. Sonsuz bir özlem ve sevgiyle anıyorum. Başta da dediğim gibi sayfa sayısı az ama dopdolu kitap ve daha çok uzatmak istemiyorum yorumu. Atatürk’ün izinde nice 24 Kasım’lara diyerek son sözü ATA’mıza bırakıyorum.
Memleketimizi, toplumumuzu gerçek hedefe, gerçek mutluluğa ulaştırmak için iki orduya ihtiyaç vardır. Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri memleketin geleceğini yoğuran İrfan ordusudur.
Toplumumuzda yaygın bir bilgisizlik vardır. Memlekette cehaleti süratle ortadan kaldırmak lazımdır. Başka kurtuluş yolu yoktur.
Öğretmenler sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır. Cumhuriyet sizden fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.
LÜTFEN KİTAP OKUYALIM!!!
Arzu ORTAÖREN