Bana attığın ilk bakış, Kalbimin ilk heyecanı, Yüreğimde ki hızlanış Her seferinde yankı yaptı. Aşkımız olay oldu herkese, Bilmezler neler çektik seninle, Gülmek de haktır, üzülmek de Yanımda ol yeter ki her seferinde Sevgin bana huzur verdi, Gözlerin gözlerime kenetlendi, Bak yüreğim nasıl hareketlendi, Seninle bir araya geldiğimizde Sinem Şahin
Kim Ne Zaman Ölecektir Kim Bilir Yusuf Değirmenci Bir çoğunun yarım kalır dileği Tanrı akıl vermiş seç iyiliği Davetsiz misafir Hakkın meleği Kaç yaşında gelecektir, kim bilir? Bahçede mi, tarlada mı,bağda mı Şehirde mi,ovada mı,dağda mı Uykuda mı,yatakta mı,yolda mı Seni nerde bulacaktır, kim bilir? Ne gelişin,ne gidişin elinde...
Sen gittiğin gün başladıGözlerim de yaş ,Sol yanım da sızılarım.Karanlık sokaklar,Geceler bitmiyor,Sökmüyor şafaklar.Kurudu dalındaSoldu yapraklar,Bülbül gül’eGül bübülü’ne hasret.Sen gittiğin günden beriBen bir boşlukta yım.İçiyorum hasretineGecenin kuytu koynunda,Meyim sen, kadehim sen,Kadehim deki tat sen.Sen gittğin den beridir,Bu Ada boş, anlamsız bana.Geceleri zehir zemberek,İçiyorum yokluğunaBaşım dumanlıGönül sarhoş,Üstüme yıkılıyor sanki her bir şeyTutunamıyor,Dayanamıyorum...
Son Sayfa Yayınları’nın kuruluş öyküsünü bizimle paylaşır mısınız? Ahmet BUDAK: Son Sayfa Yayınları 2023 yılında kuruldu. Genç bir yayınevi olmamıza rağmen ekibimizin yayın dünyasında onlarca yıllık tecrübe sahibi olduğunu belirtelim. Yayınevimizin aynı zamanda kurucu kadrosu olan Genel Müdür Hüseyin Çalışkaner ve Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Budak’ın uzun yıllardır süregelen dostluğu...
Şimdi sen çekip gidiyorsun. öyle olsun. Bari gözlerin kalsaydı… hatıra istesem… Gitme desem… Sonum olur desem… Allah biliyor ya… sol yanım yanıyor… Aşkımın ilk kıvılcımı gözlerinde atılmıştı… Bir ateş kalbim de uzun uzun yanmıştı… Öyle ansızın vurup, yüreğim de kalmıştı…. Yoktu ağır çarpıntı geçmişi , anımsamıyorum… Gönlüm böyle delicesine sarsılmamıştı…....
Benim gittiğim uzaklar değil, içimdeki sözlerdir. Buğday tarlalarının uykusunu, yüksek seslerin kışını, kırlangıçların akşamını geçti çocuk. Gaz lâmbasından güneşler yapıyor düşen gövdesine. Benim gittiğim o çocuğun kalbindeki gecedir. Bir kadın yemenisini tutuyor inen tokada, bir kendinden daracık odalarda. Gün iki kez bitmiş, gece bir daha siyah. Çocuk üç büyük korkuyla...