Selam, Bu video ile Dostoyevski’ nin Suç ve Ceza isimli romanını bir parça daha olsun anlaşılır kılmayı hedefledim. Umarım izleyen herkes için faydalı olur.
Betül FIRAT: Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında bir iki cümleyle sizi tanımak istiyoruz. Ogün Orpars Kimdir? Ogün Orpars: Ogün, 23 Mart 1969 tarihinde, Ankara’nın gecekondu muhitlerinde doğmuş fakir bir aile çocuğudur. Betül FIRAT: Yazmaya nasıl başladığınızdan ve ne kadar zamandır yazdığınızdan bahseder misiniz biraz? Ogün Orpars: Yazmaya...
Yazgı değişirmi be usta,, Altından cevherden olsada kalem..? Kalem !! Ne kadar toz pembe yazsada Acıların rengi hep siyahtır be usta.. Ayar oluyorum !! Şu dünyanın sahte düzenine,, Unutuluyor insanlık günden güne.. Garip yaşayamaz gönlüne göre Ömür bir figan ki sorma,, Delip geçer her anı binbir çile.. Ödül oldu dünya...
Doğa katliamlarına karşı başta o yöre halkı olmak üzere yüzlerce doğa sever insanın mücadele ettiğine görsel ve yazılı basında zaman zaman şahit olmaktayız. Karadenizin en güzel yerlerine termik santral kurmadan tutun, dere yataklarının sularının yönleri değiştirilip elektrik elde etmek için hidro elektrik santralleri kurulumuna ve milyonlarca ağaç katledilerek maden aranmasına...
Bunca aşk kitapları ve evlilik yazılarımın sonrası kendi hikâyemi de yazacağım, demiştim. Kendi öykümü yazacak cesareti gösterebildiğim için bir yandan gurur, bir yandan kalbimde ince bir sızı da duymadım değil. Gözlerimi kapadığımda hala o derenin yanındaymışım gibi bedenimin hayalini görüyorum. Gerçek sevenin aşkı da, sevdası da farkıdır. ...
Başlar bir efsanevi aşk destanı. Kaderin çilesiyle yolları kesişir iki âşığın. Birinin adı Civan, diğerinin Dilzara. Civan, Dilzara adlı merhametsiz bir avcının avı olur, Bir çift kara gözle yüreğinden hançerlenir, Aşkın ne olduğunu bilmeyen Civan, yakında onu tüm benliğiyle tanıyacaktı. *** Civan bir yüzük yaptırır. Üzerine yalnızca bir isim kazınır:...
ZEKİ ÇELİK KİMDİR? Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Isparta ili Şarkikaraağaç ilçesi, Bey Köyde dünyaya gelen ve çocukluğunu yeterince yaşayamayan, arzuladığı okullarda okuyamayan Zeki Çelik ömrünün bir kısmını gurbette geçirirken, sanat ve edebiyat tutkusunu içinden de silememiş ve 1971 yılında Tezgahtar olarak çalışırken Ankara başkentte tekerlemeler, destanlar, şiirler yazarak ilk adımını atmıştır....