Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
10°C
İstanbul
10°C
Çok Bulutlu
Pazartesi Parçalı Bulutlu
11°C
Salı Parçalı Bulutlu
12°C
Çarşamba Az Bulutlu
13°C
Perşembe Az Bulutlu
15°C

GÖLGESİNİ SATMAK!

27 Şubat 2023 18:55
337
A+
A-

GÖLGESİNİ SATMAK! 24.02.2023
Ramazan Sevinç

Chamisso’nun çok güzel bir eseri vardır.
Peter Schmlemihl…
Öyküde varlıklarını, sonsuz bir servetin kazanımı için “gölgesini” şeytana satan bir kişiliği anlatır.

İnsanın kendisine ve topluma ait olan değerlerini değersiz gören anlayışın zamanla kendisini ve toplumunu nasıl da değersizleştireceği üzerine çok güzel mesajlar verir.

Kendinize ve toplumunuza ait olan değerlerinizi
asla hiçbir şey karşılığında kimseye vermeyiniz, hiç bir bedel karşılığında satmayınız, vermeyiniz..

Sonra siz ve toplumunuz hızla değersizleşir, değerlerinizi geri getiremez, içine yuvarlandığınız değersizlik çukurundan bir daha asla da, çıkamazsınız.

Değerlerini maddi beklentiler karşılığında terkeden toplumlar kendi değerlerini de yitirirler. Yani “değersizleşirler”…

“Sevgili dostum, insan bir kere düşüncesizlik edip doğru yoldan ayrılırsa, onu hep aşağıya, daha aşağıya çeken başka yollara da sapar; gökyüzünde ona yön gösterecek bir yıldız araması da boşunadır; zira çaresi yoktur, yokuş aşağı gidecek ve intikam tanrıçasına kurban olacaktır.”
Modern insanın çaresizliğinin masallara özgü bir üslupla aktarıldığı Peter Schlemihl’in olağanüstü öyküsü,
sonsuz bir servet elde etmek adına Şeytan’a gölgesini satar.
Sonrasındada, Peter Schlemihl’in diğer insanlar tarafından aşağılanıp dışlanmasını anlatır.

Adelbert von Chamisso’nun edebiyat tarihine damgasını vuran bu eşsiz hikayesi, aradan geçen iki yüzyıla rağmen hâlâ geçerliliğini koruyor.

Peter Schlemihl, değersiz bulduğu gölgesini Şeytan’a sınırsız altın karşılığında satar ve gölgesini satması sonucunda bir çok olaylar geçer başından..

Sonrasında Peter Schlemihl, artık gölgesi yok diye herkesin ondan kaçışına, alay konusu olmasına dayanamaz.
Bu değersizliğe dayanamayan Peter Schlemihl, Şeytan’dan almış olduğu sınırsız sayıda altınları geri vererek gölgesinin geri verilmesini ister.

Şeytan, altınların geri alınması ve Peter Schlemihl’in gölgesinin geri verilmesi teklifini kabul etmez.
Fakat sonradan Şeytan fikrini değiştirir döner kendisine bir teklifte bulunur;
Peter Schlemihl’e, “bana ruhunu verirsen sana gölgeni geri veririm” diye.
Peter Schlemihl bu teklife önce sıcak bakar. Peter, ruhunu vermesi karşılığında gölgesini geri alma arzusu arasında uzun süre bocalar durur.
Uzun uzun düşündükten sonra Peter Schlemihl ruhunu vermeyi kabul etmez ve gölgesini de geri alamaz.

Böylelikle gölgesi olmadığı ve alay konusu olmamak için güneşli havada dışarı çıkamayan, insanların içine giremeyen Peter Schlemihl’i sevdiği kız da terkedip, dostları da ona sırtını dönünce, insanlardan uzaklaşıp dağları, ovaları, denizleri, ülkeleri gezmeye ve Dünya’nın güzelliklerini insanlardan uzak durarak keşfine çıkar.
Ayağına giydiği Hızır çizmeleriyle bir adımda okyanusları, kıtaları, ülkeleri, dağları, ovaları gezer.

Bir daha içine doğduğu insanlar arasına toplumuna geri dönmez, dönmek istemez..

Çünkü kendine ait bir değeri, gölgesini sınırsız altın karşılığında satarak istediği kadar harcama yapma ve istediği gibi yaşama imkanına kavuşmuş olan Peter, buna rağmen aradığı mutluluğu bu zenginlikle dahi bulamaz.

Mutsuzdur Peter.
Herkes tarafından da dışlanır. Mutluluğa eremediği gibi insanlar arasına da dönmek ona ağır gelir.

Sınırsız altını olmasına rağmen, gölgesi olmadığı için herkesin alay konusu olmaktan kendisini kurtaramayan Peter, sonrasında pişmanlık duyup gölgesini geri almak için çok çaba göstermişse de kendisine ait olan gölgesi, sınırsız altın karşılığında tekrar kendisine geri dönmemiştir..
Sınırsız altına, kendi değeri olan gölgesini satan Peter’in hayatı kararır…
Kıssada hisse:

-İnsan, hiçbir şey karşılığında kendine ait değerlerden vazgeçmemelidir. Toplumlar da öyle, ülkeler de öyle…
-Başta, insan büyük bir değerdir….
-Yaşantımıza değer katan her şey en büyük varlığımızdır…
-Kendi iç Dünya’nızdaki yaşattığınız, yaşatmak için uğraştığınız değerler kadar değerli olan dış Dünya’nızdaki, sizi direkt etkilemediğini düşündüğünüz değerleri de, doğru olarak yaşatmanız, aslında kendinizi yaşatmaktır…
-Mahalleniz, sokağınız, çevreniz, tarihi ve kültürel varlıklarınız, dereleriniz, ırmaklarınız, ağaçlarınız, yaylalarınız, ormanlarınız, kıyılarınız, kurtlarınız, kuşlarınız, yaşantınıza, doğanıza, insanınıza ve geçmişinize değer katan ne varsa…
Yaşamın vazgeçilmez gölgesi gibidir..

Yani yaşam,
“bir toplumda gölgesi olan varlıklardan oluşur”.
Varlıkları olanların ve kudretleri olanların gölgesiyle değil.

Sonuçta Chamısso bu eserinde, insan ve toplumsal değerlerimizin önemi üzerine güzel ve anlamlı fikirler veriyor.

İyi günler..

Teşekkürler Hasan Gürpınar

Sağlıcakla Kal Yüce Türk Milleti’m.

24.02.2023

Yazarın Diğer Yazıları
26 Kasım 2021 14:57
15 Temmuz 2023 21:19
27 Ağustos 2022 08:52
25 Ağustos 2023 19:50
21 Eylül 2022 15:48
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.