Bana diyorlar; Şiirlerin hep hasret, hep mutsuzluk…. Yokluk ne yaparsın..! Dün gidenleri ve kaybettiklerimi, Bu gün düşlerimde geri getiriyorum birer birer…. Şiir şiir sarılıyorum.
İlkokul öğretmenin babama, ruhun şad olsun… Bir babalar günü daha geldi işte… Babasız, öğretmensiz olarak kutlamak ne kadar hüzünlü! Yine büyüdü içimdeki o öksüz kalan duygum… Kimsesizliğimi yaşadım bir kez daha. Uzaklarda olduğu için mezarına çiçekler koyamadım babam, beni bağışla… Anıların kucağında...
Zamansız çekip gidenlerin, Zordur unutup devam etmesi, Hayat bu illa olur derdi kederi, Unutma; Gün gelir devran döner bil ki. Sebebi ne olursa olsun, üzemez kimse kimseyi, Hayat bu zordur ama; kolayı da vardır illaki, Her konuda içini ferah tut zamanı gelecek ki. Ne de olsa gün gelir devran döner...
Yalnızlıkmış Senden önce Hasreti bilmezdim Hiç sevmemiştim ki Hasret Sevdiğinden Uzak kalmakmış Demek ki İlkleri Seninle öğrendim Sevmeyi de Sevmek mi? Hasretin adıymış Yanmakmış Elvedaya giden yolun İlk adımıymış Sevmenin sonu Ayrılıkmış Sevdiğine değil de Ayrılığa kavuşmakmış Yalnız kalmakmış Anladım ki Her güzel şeyin sonu Hüzünmüş acıymış Varılan en sonu...
Senden sonra sevemem başkasının adını şiirlerimde kâinata yaymam Yemin ettim kendime söz verdim ömrümce seni sevmekten caymam Sana kavuşamadan bir ömür aşk yaşayamadan göçüp gidersem eğer Bu alemden gelip geçtim bu dünyada bir gün bile yaşadım saymam 26.06.2022 Hüseyin Erdoğan
Bir kadın tanıdım Canlı ve heyecanlıydı Sert bakışlı Ve Asil kanlıydı Bir kadın tanıdım Ruhsuz ve duygusuzdu Kalabalıkta bile Yalnızlık Tek dayanağıydı Bir kadın tanıdım Yıkılmış ve kahrolmuştu Hayal kırıklığı Onun dünyasıydı Hepsi de aynıydı Bende ve onda Bendeki duygusallık Ondaki Hayattaki Canlılık… Ali YURTSEVEN
Yattığım yastık başucumda taşım Kesilirse bir gün kaşık attığım aşım Gideli değil yanımda sağolsun başım Hani çocukluğum, şimdi nerde yaşım ? … Beyaz kelebekler pervane olmuş, ak ışığa Elim titrek,,varmıyor benim olmayan kaşığa Kaşığım kırılsın, kem bakarsam hak aşığa Çocukluğum küsmüş baş konduğum yastığa … Nenemin kırk yamalı hırkası vardı...