Ahmet Sinekli
Kimsesizlerin kimsesi olarak nitelendirilen Cumhuriyet, ilk kurulduğu günden bugüne yani 102. Yaşına rağmen zamanı yıpratıcı, eskitici yönünden etkilenmeyerek var olan gücüne güç katarak ilerlemeye devam etmiştir çünkü kurucusu olan Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk cumhuriyeti aydınlık yüzlere, gençlere ve içinde vatan, millet sevgisi olan Türk insanına emanet etmiştir.
Cumhuriyet, Atatürk’ün düşündüğü, uygulamaya aldığı her türlü yenilik, adı 29 ekim 1923 yılında konulan fakat kökeni Osmanlı devletinin çöküş tarihine denk gelen görkemli, ihtişamlı bir devrimdir.
Bu devrimi her türk insanını gururlandıran ve dünya dengeleri karşısında millete ve devlete yenlikler katan bir gövde gösterisidir, bu gövde gösterisini tam anlamıyla anlatmaya ne sayfalar ne de kalemin mürekkebi yeter faka ben dilimin döndüğü kadarıyla anlatmaya çalışacağım,
Eğitim alanında, Din alanında, Adalet alanında, ekonomik alanında, halkı ve milleti kalkındıracak, dünyaya karşı bağımsız, çağdaş, yenilikçi ve hür bir devlet olma yolunda önemli bir buluştur Cumhuriyet.
Eğitim alanında, harf inkılabı
Din alanında, laiklik
Adalet alanında, yeni anayasa ve Türk ceza kanunu
Ekonomik alanda, iktisat kongresi, kurulan fabrikalar ve bankalar…
Bu yazıyı toparlamamız gerekirse
Cumhuriyet, kurulduğu günden bugüne amacı hep şunlar olmuştur
Aydınlık, eşitlik, halkçı, eğitimli, çağdaş ve laik bir devlet yönetimi, bu yönetimi istemesinin sebebi Türk halkına hizmet edebilmek ve Türk milletini, Türk bayrağını uluslararası alanda bağımsız ve hür iradeye sahip kılmaktır.
Her türk nefes aldığı sürece Cumhuriyet bayrağını daha ileri taşıma amacını gütmelidir çünkü tek kurtuluş yolu Cumhuriyet ve ilkeleridir.
Cenab-ı hak Türk milletini Cumhuriyetin ışığından mahrum etmesin.
Saygı ve Sevgilerimle…