——————— Ali Rıza Navruz “N’olur bir sabah saati/Çağırsa bizi sonsuzluk. Birden demir alsa gemi/Başlasa güzel yolculuk” Şöyle bir bakıyorum da Ocak ayı denen bu ay sanki ecel olup çökmüş şairlerimizin, yazarlarımızın üzerine. Bu ayda hayata elveda diyenler içinde kimler yok ki; Eflatun Cem Güney, Şeyh Galip, Süleyman Nazif, Arif Nihat...
Son söz Tuncay Aytaç …. Son sözü söylemeden gider insan. Kendi devinimlerinde hayata tutunmanın çabasında. Sonra dehlizlerde yol almaya başlar, küçük bir nokta olur kılavuzu. Duyup da konuşamaz, bir el çekimi mesafededir ölüm. Açmıştır toprak kucağını, ana rahmine düşer gibi düşer bir avuç toprakla eş. Her şey son değildir, bir...
Öncelikle hoş geldiniz diyor ve söyleşimizin başlangıcında bir iki cümleyle sizi tanımak istiyoruz. Nuray Karadağ kimdir? Okuma ve yazma tutkunu, polisiye sever, sosyallik ve asosyallik arasında gidip gelen, iyi ve özgün yazmayı amaç edinen biriyim. Yazmaya nasıl başladığınızdan ve ne kadar zamandır yazdığınızdan bahseder misiniz biraz? Gençlik yıllarımda başladım yazmaya...
Güneş ufuktaydı. İkisi biraz dalgalardan uzak bir yere doğru yürüdüler. Kumlara bağdaş kurup oturdular. Sustular. Yanı başlarına yaklaşan bir köpeği sevdiler. Güneşin batışını izlediler, sağdan soldan geçen insanlara aldırmaksızın. Güneş batınca insan niye susar? Müzik sesi gelmeye başladı. Önce gitarın sesi girdi. Sonra kemanın sesi… Şarkı belirgin hâle geldi. Her...
HİÇ SUAT DERVİŞ 249 SAYFA “Ne olmuş kadına… Neden yatıyor? Ne olacak bayım. Hiç. Görmüyor musun, hiç olmuş.” 1935 yılında Cumhuriyet gazetesinde tefrika edilen, sonrasında 1939 yılında kitaplaşan “Hiç” Eylül ayında eşlik etti bize. Sevgili Azime ablam, Emine ablam ve Özgün ile okuduk. Şimdi de yorum zamanı. Eşlik ettiğiniz için...
Çözülünce düğümü gökkuşağının ortada kaldı kent susturulmuş renkleri. Hayal meyal İstanbul az sözcükle baktığım loş imge sokakları Neyim varsa yansıyan sırlarımı döktüğüm hercai aynaları Üç nokta bırakıp size uzanıyorum adı var, kendi yok ikincil yokluğuma. Öner Fikri