Bilmiyorum artık hiç gelmeyeceksin Bu rüzgarlar artık böyle hırçın geçecek Yorgun kuşlar konacak artık pencereme Çiçekler mevsimini şaşıracak Zamansız Yağmurlar yağacak üstüme Ardından bir dertli adam kalacak sende Seni arayacağım ıslak sokak ve caddelerde Sokak lambalarına sormayacagım tek tek Yıllar boyu düşüncelerimde hep sen olacaksın Çocuklar gibi ağlayacağım bir çift...
Pespaye bir serçe dokunuşu Cırtlak ama incitmeyen öpüşler konduracak kadar; Sülünler arasında narin. Resmederken yok oluşu Bugün ufuk niye dar? Kaydededurur aşkla yeniden Ta en baştan –manidar – Tepeden tırnağa savruluşu. Bu olsa gerek Fi bir aşkın, tutkulu var oluşu. madara Ezcümle çatlak dudaklara Merhemdir gül yaprağının suyu. matara Kayıp...
Şiir ve sevgi, insanlık tarihi boyunca birbiriyle iç içe geçmiş, birbirini beslemiş iki temel kavramdır. Biri, en derin duyguların estetik bir dille ifadesi; diğeri ise varoluşun en güçlü itici gücü, hayatın anlamı… Şiir, sevgiyi ölümsüzleştiren bir aynadır; sevgi ise şiire ilham veren, ona hayat veren kaynaktır. Sevgi ister beşerî...
Hani diyorum şöyle bir tokatlamalı sensizliği, Gece şamar oğlanı olmalı, Bitirilmeli ahlı vahlı tümceler! Herkesten başka, Kendimden bir başka kaçmalıyım derken, Sıkılıyor özlemelerin imiği. Kimseden kaçamıyorum kendimden başka, Özümsemelerimle dolu vitrinim. Pasaklı yalnızlıklar … maske ve tertemiz ben Bitmez bir başlasam sözcükler Sûkutlar bit yeniği. Sensizlik daha bir yakışıyor sanki...
JODI PICOULT 437 SAYFA Dünyanın en iyi hazırlığını bile yapsanız, bir fırtınanın sizi hazırlıksız yakalamasını engelleyemiyorsunuz. Hoş sohbetler eşliğinde, içimizi acıtan konusuna rağmen heyecan ve merakla okuduğumuz bir kitabın daha sonuna geldik. Bu güzel yolculuktaki yol arkadaşlarım Fatma Aykın Baran Ebru Yüce ve Melek Dinç Ulu oldu. Herbirinize teşekkürler ve...
Bozuldu erkân-ı divânı, yıkıldı cihanın bir yanı. Tenzil oldu gönlünde filizlenen muhabbet deryası. Set çektiler koruduğu harim iffetine, Bir gecede sildiler yıllarca verdiği emeğe. Hileyle, zanla, oyunla aldatıldı; Asıl suçlu, kendini kendiyle aldatan ahmaktı. İsyan etti Cenâb-ı Hakk’a; bir şükür eda etmek zor geldi Hâlık’a. Firavunlaşmış riyâkâr nefsine, itaatte...