Dün gece düşümde gördüm
Öylece sessizce çekip gittiğini.
Hasret ,acı, elem,
Yanaklarım dan akıp,
Damla Damla süzülüp,
Baktığım aynaya düşen
Göz yaşlarımı gördüm.
Dün gece düşümde,
Tel tel örülmüş,
Bukle bukle
İpek saçların dolandı boynuma.
Ellerimi açtım,
Aya, Semaya,
Sarıp sarmalasın diye.
Göz yaşlarım damla damla
Akarken yanaklarıma,
Dudaklarım tuzlu suya battı.
Nafile
Kollarım bir yana düştü.
Bilirdim , bilirdim,
Hüznü , çaresizliği
Çaresizliğin de
Umutsuzluğa dönüştüğünü..
Bilirdim,
Gidenin arkasından
Tüm kelimelerin
Kifayetsiz kaldığını.
Ahh…
o sessizce
Çekip gitmeler yokmu?
Sol böğrümde
Bir hançer yarası gibi
Sızım sızım sızlamalar.
Etmiyor teselli
Kifayetsiz isyanlar,
Hüzünlü göz yaşları.
Dün gece düşümde gördüm seni
Öylece.
Bir elveda bile demeden
Sessizce çekip gittiğini
Sessiz gecenin çığlığı
Gök yüzünü delerken
Boynuma astım sensizliği .
Ben olmadığın yerde
Varlığına kandım.
Baktığım her yerde
Gittiğim her yerde
Sen ..
Her dünden sonraki
Nefesim oldun.
Seni soludum Yudum yudum,
Sahi neden,
Neden gitmiştin ki öyle?
Dağa , taşa, kurda kuşa,
Yolda sabahçı sarhoşa,
Üzerine çiğ düşmüş
Çimenlere sordum
Ayak
İzlerin Varmı diye ?
Bilemediler, yok dediler.
Ahhh ah..
İşte yüreğimi bedenimi
Sanki sol yanımdan hançerlediler.
Yükledim sırtıma
Gönül barhanamı,
Doldurdum heybeme ne varsa,
Yüküm umut kırıntıları
Acı elem,
Çaresizlik göz yaşları.
Dudaklarım da tuzlu suyun damıltısı.
Yürüyorum, yürüyorum
Belki bir meçhule,
Çarenin çaresizliğe
Dönüştüğü yere.
Bilmiyorum ben nere gidiyorum.
Ben hep boynuma astığım
Sensizliğe bakıp seni görüyorum .
Yüreğim de, sol yanımdaki
Sızım sen, sızılarım sen.
Umudun , umutsuzluğa dönüştüğü
Çaresizliğim, bitkinliğim,
Söz geçmiyor sol yanıma,
Avutamıyorum,
Kanıyor yüreğim
Sızım sızım sızlıyor….
Ağustos. 2022
Fakioğlu Abidin