Her ömrün bir hazanı vardır. Güneş yanığı, küf kokan yapraklar; yaşamın yokuşlu yollarında nefessiz kalanların yüreğine çöreklenir. Üstelik bu yüreğin ayakları, ayazda kalmıştır. Üstlerine örtecek merhametli bir yürek eli beklerler kapı aralığında. Oysaki sevgiyle bakan bir çift göz, yorgandır ayakları ayazda kalmış ihtiyar yüreklere. Bu boynu bükük yüreklere işte huzur...